![Abaküs Yazılım](/8.png)
Esas No: 2017/1970
Karar No: 2019/452
Karar Tarihi: 07.03.2019
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2017/1970 Esas 2019/452 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen bir dava kararında, bir sigorta şirketi ile bir otel arasında yaşanan anlaşmazlık konusu ele alınmıştır. Sigorta şirketi, otelin park bölümünde bulunan malzemelerin zarar görmesi sonucu oluşan hasarın davalı şirket tarafından ödenmemesi nedeniyle icra takibi başlattıklarını belirtmiştir. Ancak mahkemece, bu takibin davalı şirketin bir yıl içinde itiraz etmesiyle iptal edilebileceği, ancak davacı şirketin takibi başlatma tarihinin itirazın alacaklıya tebliğ edilmesinden önce olduğu gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili, bu karara itiraz ederek sürecin hatalı işlendiğini savunmuştur. İstinaf Mahkemesi, itirazın iptali davalarının borçlunun itirazının alacaklıya tebliğ tarihinden itibaren 1 yıl içerisinde açılabileceğini belirtmiş ve bu sürenin geçirildiği anlaşıldığından davacının dava açma hakkının düşürüldüğünü ifade etmiştir. Kanun maddesi olarak da İİK 67/1 madde gösterilmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2017/1970
KARAR NO : 2019/452
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/02/2017
NUMARASI : 2016/47 E. - 2017/144 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 07/03/2019
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle : ... ait .... plaka sayılı aracın 3403.01937884 numaralı poliçesiyle davacı şirket tarafından sigortalandığını, sigortalının beyanına, olay anında tutulan tutanağa ve ekspertiz raporuna göre 18/04/2010 tarihinde davalı şirkete ait otelin park bölümünde bulunan alüminyum doğrama ve cam setin yıkıldığını, otelin çatısının yıkılmasında davalının özen eksikliğinin bulunduğunu, sigortalı araçta yapılan ekspertiz çalışmasına göre davalıların kusuruna tekabül eden 7.129,74 TL'lik hasarın ortaya çıktığını, ortaya çıkan zararın müvekkilim şirket tarafından dava dışı sigortalı ... yatırıldığını, ödenen bu hasar bedeli dolayısıyla davalıdan kusur tazminat alacağının doğduğunu, borçluya borcunu ödemesi için müvekkili şirket tarafından defalarca görüşülmesine rağmen netice alınmadığını, davalı aleyhine İstanbul .... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyasında hasarın ödenmemesinden dolayı ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından başlatılan bu takibe itiraz edildiğini, yapılan takibin tamamen haksız ve kötü niyetle olduğunu belirterek davanın kabulü ile, İstanbul ....İcra Müdürlüğü ... Esas sayılı icra dosyasındaki haksız ve kötü niyetli olan itirazının iptalini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine açılan davanın süresinde açılmadığını, hasarın doğal afet niteliğinde fırtınadan kaynaklandığını, müvekkilinin hasar bedelinden sorumlu tutulamayacağını ve herhangi bir alacağının bulunmaması nedeni ile hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; "Davalı borçlunun 30.10.2012 tarihinde icra dosyasına itiraz ettiği görülmektedir. Her ne kadar icra dosyasında bu itirazın davacı alacaklıya tebliğ edildiğine dair bir belgeye rastlanmasa da, davacı vekilinin bu itirazdan sonra icra dosyasında 22.11.2012 tarihinde ve 29.11.2012 tarihinde ayrı ayrı talepler açtığı görülmektedir. Bu durumda davacının, davalı borçlu itirazını en erken 22.11.2012 tarihinde öğrendiğini kabul etmek gerekmiştir. Bu durumda davanın da 30.04.2014 tarihinde açıldığı göz önüne alındığında İİK 67/1. Maddesinde düzenlenen 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçirildiği anlaşılmıştır. Bu süre itirazın iptali davalarına özgü özel dava şartı olup, dava şartı yokluğundan HMK 115/2. maddesine göre davanın usulden reddine" karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf yoluna başvurmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; itirazın iptali davalarında dava süresinin borçlunun itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğ tarihinden itibaren başlayacağını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; Dava itirazın iptali davasıdır. İİK 67/1 maddesi uyarınca itirazın iptali davasının borçlunun itirazının alacaklıya tebliğinden itibaren 1 yıl içerisinde açılabileceği, itirazın alacaklıya tebliğ edilmeden harici öğrenme ile dava açma süresinin ise başlamayacağı, (Yargıtay. 17 Hukuk Dairesi 13/03/2018 tarih 2015/5933 E. 2018/2291 K. Sayılı kararı ) mahkeme kararının gerekçesinin ve sonucunun hatalı olduğu, bu haliyle davacının delillerinin toplanmamış bulunduğu anlaşıldığından HMK 353/1-a/6 maddesi uyarınca kararın kaldırılması gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;1-Davacı vekilinin istinaf talebinin KABULÜNE, istinaf talebine konu İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 21/02/2017 tarih ve 2016/47 E., 2017/144 K. sayılı kararının KALDIRILMASINA,2- Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde işlem yapılmak üzere Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3- Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40-TL maktu istinaf karar ve ilam harcının istek halinde kendisine İADESİNE,4- Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 5- Davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin İlk Derece Mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına, HMK. m.353/1-a/6 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.07/03/2019
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.