Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/3252 Esas 2018/3837 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/3252
Karar No: 2018/3837
Karar Tarihi: 05.11.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/3252 Esas 2018/3837 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ceza Dairesi, TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, 62, 53, 58/9, 63. maddeleri gereğince silahlı terör örgütüne üye olmaktan ceza verilmesi kararını temyiz eden kişinin dilekçesi üzerine dosyayı inceledi. Temyiz talebinin reddi nedenleri olmadığı için işin esasına geçildi ve yapılan incelemede usul işlemlerinin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği belirlendi. İddia ve savunmaların eksiksiz olarak sergilendiği, doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilerek uygulandığı anlaşıldı. Temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler yerinde görülmediğinden temyiz davası esastan reddedildi ve karar onandı. Kanun maddeleri ise şöyle açıklanıyor:
- TCK'nın 314/2 maddesi: Silahlı terör örgütüne üye olmak
- 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi: Terörle Mücadele Kanunu
- Kanunun 62 maddesi: Yakalama
- Kanunun 53 maddesi: Delillerin toplanması
- Kanunun 58/9 maddesi: Savcının itiraz hakkı
- Kanunun 63. maddesi: Mahkeme kararının gerekçesi

16. Ceza Dairesi 2018/3252 E. , 2018/3837 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, 62, 53, 58/9, 63. maddeleri gereğince cezalandırılmasına yönelik hükme yapılan istinaf başvurusunun esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 05.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.