Dolandırıcılık - özel belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/13840 Esas 2019/7122 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : TCK’nın 157/1, 62, 52/2, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
TCK’nın 207/1, 62, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet

Dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık ile hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen temyiz dışı sanık ...’ın fikir ve eylem birliği içerisinde...’ın katılan ...’nın işlettiği ... Sigorta isimli iş yerinde sabit maaşlı olarak çalıştığını gösterir sahte belge ile ... Bankasından 4.000 TL kredi çektikleri bu şekilde sanığın atılı suçları işlediği iddia olunan olayda;
1-Özel belgede sahtecilik suçu yönünden yapılan incelemede;
Sanığa yüklenen “özel belgede sahtecilik” suçunun, 18/12/2006 olan suç tarihinden temyiz inceleme gününe kadar 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık olağanüstü dava zamanaşımının dolduğu anlaşıldığından; 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
2- Dolandırıcılık suçu yönünden yapılan incelemede;
Sanığın savunmaları, katılanların beyanları, kriminal raporları ile dosya kapsamından mahkemece suçun sübutuna yönelik verilen mahkumiyet hükmünde isabetsizik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Somut olayda sanığın hileli hareketiyle banka veya kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken kredinin sağlanması karşısında sanığın eyleminin, TCK"nun 158/1-j maddesinde düzenlenen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturacağı gözetilmeden suç vasfında hataya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 24/06/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.