Esas No: 2020/6572
Karar No: 2021/69
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2020/6572 Esas 2021/69 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi'nde görülen davada, davacı-karşı davalı baba velayetin değiştirilmesi, davalı-karşı davacı anne kişisel ilişkinin düzenlenmesini istemişti. Ancak her iki dava da reddedildi ve taraflarca yapılan istinaf başvurusu da reddedildi. Karar, çocuğun üstün yararının gözetilmesi gerektiği ve idrak çağındaki çocuğun görüşünün sorulması gerektiği belirtilen kanun maddelerine uygun şekilde verilmediği gerekçesiyle bozuldu.
Kanun maddeleri:
- Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme m.3
- Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesi m.l
- Türk Medeni Kanunu m. 339/1, 343/1, 346/1
- Çocuk Koruma Kanunu m.4/b
- Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi m.12
- Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesi m.3 ve m.6
- 4787 sayılı Kanun m.5
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Çocukla Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı baba tarafından vekalet ücreti yönünden; davalı-karşı davacı anne tarafından ise kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı-karşı davalı baba tarafından velayetin değiştirilmesi ve davalı-karşı davacı anne tarafından kişisel ilişkinin düzenlenmesi istemli açılan davada, her iki dava da reddedilmekle, taraflarca yapılan istinaf başvurusu esastan reddedilmiştir. Karar taraflarca yukarıda gösterildiği şekilde temyiz edilmiştir.
Kişisel ilişki düzenlenirken göz önünde bulundurulması gereken temel ilke, "Çocuğun üstün yararı"dır (Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme m.3; Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesi m.l; TMK m. 339/1, 343/1, 346/1; Çocuk Koruma Kanunu m.4/b). Çocuğun üstün yararı belirlenirken onun bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlaki ve toplumsal gelişiminin sağlanması amacının gözetilmesi gereklidir. Ana ve babanın yararları, ahlaki değer yargıları, sosyal konumları gibi durumları çocuğun üstün yararını etkilemediği ölçüde göz önünde tutulur. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12. ve Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesinin 3 ve 6. maddeleri idrak çağındaki çocukların kendilerini ilgilendiren konularda görüşünün alınması ve görüşlerine gereken önemin verilmesini öngörmektedir. Tarafların ortak çocuğu olan Uğur (2011) inceleme tarihi itibariyle idrak çağındadır. Kişisel ilişki konusunda idrak çağında bulunan ortak çocuğun görüşünün sorulması ile kişisel ilişki kurulması konusunda uzman bilirkişiye inceleme yaptırılarak (4787 sayılı Kanun m.5) anne ve babanın barınma ve yaşama koşullarını da değerlendirir içerikte sosyal inceleme raporu alınması ve tüm deliller birlikte değerlendirmek suretiyle kişisel ilişki yönünden karar verilmesi gerekirken, yeterli ve gerekli inceleme yapılmaksızın karşı davanın reddine karar verilmesi hatalı görülmüş ve hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda gösterilen sebeplerle, bölge adliye mahkemesinin kararının KALDIRILMASINA ve ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, davacı-karşı davalı babanın temyiz itirazının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcın istek halinde yatıranlara geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 12.01.2021 (Salı)
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.