Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/341 Esas 2018/3824 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/341
Karar No: 2018/3824
Karar Tarihi: 05.11.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/341 Esas 2018/3824 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Bu mahkeme kararı, silahlı terör örgütüne üyelik suçlamasıyla yapılan bir istinaf başvurusunun reddedilmesiyle ilgilidir. Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre incelenerek, sonuçta temyiz talebinin reddi nedenlerinin bulunmadığı belirtilmiştir.
Kararda en önemli husus, Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensupları tarafından kullanıldığının kabul edilmesi ve bylock kullanıcısı olan bir kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olarak kabul edileceği belirtilmiştir. Bu nedenle, sanığın bylock kullanıcısı olduğuna dair delilin bulunması durumunda, ilgili birimlerden ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme raporu getirtilip değerlendirilmesi, CMK 217/1. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerektiği vurgulanmıştır.
Ayrıca, Anayasa Mahkemesinin 2014/140 E. 2015/85 K. sayılı iptal kararına atıf yapılmış ve TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasında zorunluluk bulunduğu belirtilmiştir.
Kanun maddeleri: TCK'nın 314/2, 62/1, 53/1, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri.
16. Ceza Dairesi         2018/341 E.  ,  2018/3824 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 62/1, 53/1, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri uyarınca hükmedilen mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1-) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 Esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bir suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağının" kabul edildiği gözetilmekle,
    Bylock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, bylock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, bylock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikteolması karşısında, ilgili birimlerden ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme raporu getirtilip değerlendirilerek, CMK 217/1. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken sanığın bylock kullanıcısı olduğuna dair yetersiz bylock sorgu tutanaklarına dayanılarak eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2-) Kabul ve Uygulamaya göre de;
    Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 K. sayılı iptal kararının TCK"nın 53. maddesinin uygulanması yönünde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmekle, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan bu sebeplerden dolayı hükmün BOZULMASINA 05.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.