Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/671 Esas 2018/3815 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/671
Karar No: 2018/3815
Karar Tarihi: 31.10.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/671 Esas 2018/3815 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme tarafından verilen bir kararda, sanığın silahlı terör örgütü üyeliği suçundan mahkumiyetine karar verildiği ve temyiz başvurusunun düzeltilerek reddedildiği belirtiliyor. Temyiz talebinin reddi nedenlerinin olmadığı ve işin esasına geçildiği ifade ediliyor. Kararda, örgütsel amaçla kullanılan ByLock iletişim sisteminin sanığın örgütle bağlantısını gösteren bir delil olduğu ve teknik verilerle tespit edilebileceği vurgulanıyor. Ancak, sanığın ByLock kullanıcısı olduğuna dair belgelerin yetersiz olduğu ve eksik araştırmayla hüküm kurulduğu için hükmün bozulması kararlaştırılmıştır.
Kanun maddeleri:
- TCK\"nın 314/2 (silahlı terör örgütüne üyelik suçu),
- 3713 sayılı Kanunun 5 (örgüt propagandasının yasaklanması),
- TCK\"nın 62 (terörle mücadele kapsamında alınabilecek tedbirler),
- 53 (temel hak ve özgürlükleri kullanma sınırlaması),
- 58/9 (hükmün açıklanmasının geri bırakılması),
- 63 (koşullu salıverme).
16. Ceza Dairesi         2018/671 E.  ,  2018/3815 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına
    ilişkin istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi Temyiz Eden : Sanık müdafii

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 Esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bir suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil" olacağının kabul edildiği gözetilmekle,
    a) Gerekçeli kararda "Yargıtay 16. Ceza Dairesinin son tarihlerdeki yerleşik kararlarında BYLOCK uygulamasının örgütsel amaç ile kullanılmasının zorunlu olmayıp bu uygulamanın sanığın bilerek isteyerek gerekli ritüelleri yerine getirerek telefonuna dijital materyaline indirmesinin yeterli olduğu" şekilde Dairemizin istikrar
    kazanmış kararlarına yanlış anlam yüklenmek suretiyle çelişkiye düşülmesi,
    b) ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, bu delilin suçun vasfı açısından belirleyici nitelikte olması karşısında; istinaf aşamasında dosya içerisine geldiği anlaşılan ve sanığın ByLock kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra yargılamaya devamla bir hüküm kurulması gerekirken sanığın ByLock kullanıcısı olduğuna dair Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Daire Başkanlığı ve İl Emniyet Müdürlüğü tarafından düzenlenen yetersiz belgelere dayanılarak eksik araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan bu sebeplerden dolayı hükmün BOZULMASINA, 31.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.