16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/2843 Karar No: 2018/3811 Karar Tarihi: 01.11.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/2843 Esas 2018/3811 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, bir kişinin silahlı terör örgütüne üye olmaktan suçlu bulunarak cezalandırılmasına karar verdi. Ancak temyiz başvurusunda bulunan kişinin Anayasa'nın 138/1. maddesi, TCK'nın 61. maddesi ve 3/1. maddesi gereği makul bir ceza verilmesi gerektiği savunuldu. Ayrıca Anayasa Mahkemesi'nin 53. maddeye ilişkin iptali de dikkate alınması gerektiği belirtildi. Bu nedenlerle hüküm bozuldu ve sanığın tutukluluğu devam etti. Mahkeme kararında, suçun işleniş biçimi, kullanılan araçlar, işlendiği zaman ve yer, suç konusunun önemi ve değeri, sanığın kusurunun ağırlığı, güdülen amaç ve saik gibi faktörlerin ceza belirlemede göz önünde bulundurulması gerektiği hatırlatıldı. Kanun maddeleri ise şöyle: 3713 sayılı Kanunun 3/1 maddesi (TCK'nın 314/2), 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi, TCK'nın 53, 58/6-9 ve 63. maddeleri.
16. Ceza Dairesi 2018/2843 E. , 2018/3811 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : 3713 sayılı Kanunun 3/1 maddesi yollamasıyla TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 53, 58/6-9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığın duruşmalı inceleme isteminin yasal şartları oluşmadığından CMK’nın 299. maddesi gereğince reddine, Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarınıın reddine, ancak; 1-Anayasanın 138/1. maddesi hükmü, TCK"nın 61. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle 3/1. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesi çerçevesinde, suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçlar, işlendiği zaman ve yer, suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen tehlike ile sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı, güttüğü amaç ve saik de göz önünde bulundurularak makul bir cezaya hükmedilmesi gerekirken, temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan makul suretle ayrılmak yerine teşdidin derecesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde ceza tayin edilmesi, 2-Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararı ile TCK"nın 53. maddesindeki bazı düzenlemelerin iptal edilmiş olması nedeniyle bu karar doğrultusunda hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanığın tutuklulukta geçirdiği süreler ve suç vasfı da dikkate alınarak sanığın tahliye talebinin reddi ile tutukluluk halinin devamına, 01.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.