16. Ceza Dairesi Esas No: 2017/3795 Karar No: 2018/3804 Karar Tarihi: 01.11.2018
Silahlı terör örgütüne üye olmak - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/3795 Esas 2018/3804 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi tarafından verilen bir kararda, suçlu olarak silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan mahkumiyet kararı verildiği belirtilmiştir. Mahkeme, dosyayı inceleyerek temyiz talebinin reddi nedenlerinin bulunmadığını ve işin esasına geçildiğini ifade etmiştir. Tutanağa, belgelere ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmamasında isabetsizlik görülmemiş ve mahkumiyet kararı onanmıştır. Hükmün gerekçesi, CMK’nın 302/1. maddesi gereğince esastan reddedilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyledir: TCK\"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK\"nın 62/1, 53, 58, 63. maddeleri.
16. Ceza Dairesi 2017/3795 E. , 2018/3804 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmak Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 62/1, 53, 58, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Aşamalardaki ifadesi samimi olmayan ve çelişki içeren sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmamasında isabetsizlik görülmemekle tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak olunmamıştır. Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin “22.02.2017” yerine “2017 ve öncesi” olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir yazım hatası kabul edilmiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 01.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.