16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/405 Karar No: 2018/3796 Karar Tarihi: 01.11.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/405 Esas 2018/3796 Karar Sayılı İlamı
Özet:
16. Ceza Dairesi tarafından verilen 2018/405 E., 2018/3796 K. sayılı kararda, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddedildiği belirtilmektedir. Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelenmiştir. Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebi yasal şartları karşılamadığından reddedilmiştir. Bylock uygulamasının örgüt talimatı ile kullanıldığı ve kişinin bu ağa dahil olduğu teknik verilerle tespit edildiğinde örgütle bağlantısını gösteren delil olduğu belirtilmiştir. Ancak, sanığın bylock kullanıcısı olduğuna dair delillerin yetersiz olduğu ve hüküm kurulmasının kanuna aykırı olduğu gerekçesiyle hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK 314/2, 62, 53, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararı. CMK 299 ve 217 maddeleri ise duruşmalı inceleme ve tutanakların okunması konularında yer almaktadır.
16. Ceza Dairesi 2018/405 E. , 2018/3796 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63 ile 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin yasal şartları oluşmadığından CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE, Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 Esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bir suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil" olacağının kabul edildiği gözetilmekle, Bylock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, bylock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, bylock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun vasfının tayini açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, temyiz aşamasında dosyaya konduğu anlaşılan ve sanığın bylock kullanıcısı olduğunu bildiren bylock tespit ve değerlendirme tutanağının duruşmada CMK 217. maddesi gereğince sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken sanığın bylock kullanıcısı olduğuna dair yetersiz bylock sorgu tutanaklarına dayanılarak eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebeplerden dolayı hükmün CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01.11.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.