Dolandırıcılık ve Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/5517 Esas 2017/8287 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/5517
Karar No: 2017/8287
Karar Tarihi: 28.11.2017

Dolandırıcılık ve Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/5517 Esas 2017/8287 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Karar, Asliye Ceza Mahkemesi tarafından dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlamalarıyla mahkumiyetle sonuçlanmış bir davayı içermektedir. Sanık müdafiinin temyiz taleplerinin incelenmesinde, bazı hataların yapıldığı belirlendiği için hüküm bozulmuştur. İlk olarak, sanığın indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi, sanığın alacağını tahsil etmek için düzenlediği çekin savunması ve mağdurun bu savunmayı doğrulaması karşısında TCK'nın 211. maddesi gereğince indirim yapılması gerektiği belirtilmektedir. İkincisi, mağdurun zararını karşılamış olan sanık hakkında TCK'nın 168. maddesi gereğince indirim yapılması gerektiği, ancak bu göz önünde bulundurulmadığı belirtilmektedir. Kanun maddeleri açıklandığında, TCK'nın 211. maddesi sanığın indirim yapılması gerektiği durumları, TCK'nın 168. maddesi ise sanığın mağdura zararı karşılaması durumunda indirim yapılması gerektiğini belirtmektedir.

11. Ceza Dairesi 2017/5517 E. , 2017/8287 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık ve Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

A-Sanık müdafiinin resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin tahkikat neticelerine uygun olarak tecelli eden kanaat ve takdirine, tetkik olunan dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1)Sanığın alacağını tahsil edebilmek için suça konu 28.01.2011 tarihli çeki düzenlendiğini savunması ve mağdur ...’ın da bu savunmayı doğrulaması karşısında sanık hakkında TCK"nın 211. maddesi gereğince indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi
2)Mağdur ... 07.06.2012 tarihli duruşmada zararı karşılandığı için şikayetinden vazgeçtiğini beyan ettiği halde karar başlığında katılan olarak gösterilmesi ve lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi
3)Adli emanetin 2011/2876 sırasında kayıtlı suça konu 28.01.2011 tarihli senedin dosyada delil olarak saklanması yerine müsaderesine karar verilmesi
4)5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı nazara alınarak uygulanmasının gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
B-Sanık müdafiinin dolandırıcılık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde ;
1)Sanığın önceden mevcut bulunan alacağını tahsil etmek için suça konu senedi düzenleyerek mağdurdan tahsil etmesi şeklinde gerçekleşen olayda dolandırıcılık eylemine yönelik bir suç kastının bulunmadığı gözetilmeden sanığın beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi
2)Kabule göre de mağdurun zararını karşılamış olan sanık hakkında TCK‘nın 168. maddesi gereğince indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.