16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/399 Karar No: 2018/3790 Karar Tarihi: 25.10.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/399 Esas 2018/3790 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi tarafından verilen 2018/399 E., 2018/3790 K. sayılı kararda sanık, silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan mahkûm edilmiştir. Mahkeme, yargılama sürecinde usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığını, delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğini ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak bir biçimde eksiksiz olarak sergilendiğini belirterek, sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin yerinde görülmediğini ifade etmiştir. Karar, TCK'nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63 ile 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri uyarınca verilmiştir.
16. Ceza Dairesi 2018/399 E. , 2018/3790 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK"nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63 ile 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Silahlı terör örgütüne üye olma suçu temadi eden suçlardan olup yakalanma ile temadi kesileceğinden gerekçeli karar başlığında suç tarihinin temadinin kesildiği yakalanma tarihi olan “20.01.2017” yerine "19.02.2017" olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir maddi hata kabul edilmiştir. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin Kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 25.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.