10. Ceza Dairesi 2017/7380 E. , 2017/6802 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı"nın, 12/09/2017 tarihli yazısı ile kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki hükmün açıklanmasına dair İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 15/03/2017 tarihli ve 2017/54 esas, 2017/40 sayılı kararının kanun yararına bozulmasına yönelik talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nca 14/09/2017 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Sanık hakkında 02/04/2014 tarihinde işlediği iddia edilen uyuşturucu madde ticareti yapmak suçundan yapılan yargılama sonucunda, eylemin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğundan bahisle İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 17/12/2015 tarihli ve 2015/151 esas, 2015/321 sayılı kararı ile TCK"nın 191/1. maddesi uyarınca 3 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, 6545 sayılı Kanunla değişik 191/8. madde hükmü gereğince CMK’nın 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın itiraz edilmeksizin 22/01/2016 tarihinde kesinleştiği
2- Daha sonra sanığın denetim süresi içinde 15/11/2016 tarihinde işlediği iddia edilen iftira suçuna ilişkin mahkûmiyet kararının kesinleştiğinden bahisle hükmün açıklanması için ihbarda bulunulması üzerine, İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 15/03/2017 tarihli ve 2017/54 esas, 2017/40 sayılı kararı ile hüküm açıklanarak, sanığın TCK"nın 191/1. maddesi gereğince 3 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği ve hükmün yasa yolu incelenmesinden geçmeksizin kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B) Kanun Yararına Bozma Talebi:
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, "Dosya kapsamına göre, İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 17/12/2015 tarihli kararı ile sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde satın alma suçundan dolayı hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın 24/12/2015 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde 15/11/2016 tarihinde iftira suçunu işlediğinden bahisle hükmün açıklanmasına karar verilmiş ise de, denetim süresi içerisinde işlenen suçun kullanmak amacıyla uyuşturucu veya uyarıcı madde temin etmek suçu olmadığı, dolayısıyla hükmün açıklanmasına karar verilemeyeceğinin gözetilmemesinde isabet görülmemiştir." denilerek, İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 15/03/2017 tarihli ve 2017/54 esas, 2017/40 sayılı kararının bozulması istenmiştir.
C) Konunun Değerlendirilmesi:
28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"la değişik TCK’nın 191. maddesinin 8. fıkrasında, 188. maddede tanımlanan uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan dolayı yapılan kovuşturma evresinde, suçun 191. madde kapsamına girdiğinin anlaşılması halinde, sanık hakkında TCK’nın 191. maddesi hükümleri çerçevesine "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" karar verilmesi öngörülmüştür.
Belirtilen hükme göre, TCK"nın 191. maddesinin 8. fıkrası uyarınca, 28.06.2014 itibarıyla uyuşturucu madde ticareti suçundan yapılan yargılama esnasında suçun münhasıran TCK"nın 191. maddesinde tanımlanan "kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak" suçunun kapsamına girdiğinin anlaşılması hâlinde, CMK"nın 231. maddesindeki şartlar
aranmaksızın, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi zorunlu olup, bu düzenlemenin amacının, soruşturma aşamasında suçun “uyuşturucu madde ticareti yapma” olarak kabul edilmesi nedeniyle hakkında TCK’nın 191. maddesinin 2. fıkrası uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmeden dava açılmış olan sanık hakkında kovuşturma aşamasında mahkeme tarafından hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinin sağlanması olduğundan, bu durumda CMK’nın 231. maddesindeki genel kurallar değil, TCK’nın 191. maddesindeki özel hükümlerin uygulanması gerektiği, buna göre de hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının denetim süresi içinde TCK’nın 191/4. maddesindeki kuralların geçerli olacağı anlaşıldığından, sanığın ancak kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmamakta ısrar etmesi veya tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, hallerinde hüküm açıklanabilecektir.
Somut olayda ise sanığın denetim süresi içinde işlediği iddia edilen suç “iftira” suçu olup, kanundaki özel düzenlemede yer alan emredici hüküm nedeniyle, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu haricinde başka bir suç nedeniyle hükmün açıklanması yasaya aykırıdır.
Ayrıca, suç tarihi 02/04/2014 tarihi itibari ile yürürlükte olan 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK’nın 191/1. maddesinde kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçuna ilişkin ceza miktarının “bir yıldan iki yıla kadar hapis cezası” olduğu, daha sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik ile ceza miktarının artırılarak “iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası” olarak düzenlendiği, TCK’nın 7/2. maddesi uyarınca suç tarihi itibari ile sanığın lehine olan kanun maddesinin uygulanması gerektiği cihetle, mahkemece temel ceza miktarının suç tarihinde yürürlükte olan ve ceza miktarı itibari ile sanık lehine olan 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK’nın 191/1. maddesi gereğince 1 ilâ 2 yıl arasında belirlenmesi gerekirken, suç tarihinden sonra yürürlüğe giren ve ceza miktarı itibari ile sanık aleyhine olan 6545 sayılı Kanun ile değişik TCK’nın 191/1. maddesi gereğince 3 yıl hapis cezasına hükmedilmesi de yasaya aykırı olduğundan İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 17/12/2015 tarihli ve 2015/151 esas, 2015/321 sayılı kararına karşı da kanun yararına bozma isteğinde bulunulup bulunulmayacağının Adalet Bakanlığı"nca takdir edilebileceği anlaşılmıştır.
D) Karar:
Açıklanan nedenlere göre;
1- Hükmün açıklanmasına ilişkin İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 15/03/2017 tarihli ve 2017/54 esas, 2017/40 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun’un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine,
2- Sanığın 6545 sayılı Kanun ile değişik TCK’nın 191/1. maddesi gereğince 3 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 17/12/2015 tarihli ve 2015/151 esas, 2015/321 sayılı kararına karşı kanun yararına bozma isteğinde bulunulup bulunulmayacağının Adalet Bakanlığı"nca takdir edilebileceğine,
14.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.