Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/15013
Karar No: 2015/12362
Karar Tarihi: 08.10.2015

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/15013 Esas 2015/12362 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2014/15013 E.  ,  2015/12362 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali-tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne karşı davanın kısmen kabul, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı-karşı davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı-karşı davacı vek. Av. ... gelmiş diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -KARAR-
    Davacı vekili, müvekkili şirketin ortaklarının tamamının Avusturya uyruklu olup 19.01.2006 tarihinde dava dışı ... ile imzalanan genel müdürlük sözleşmesi ile adı geçenin genel müdür sıfatıyla ve Türkiye’de şirketin idari, hukuki ve ekonomik konularda tek yetkilisi olarak işe başladığını, söz konusu sözleşmede “genel müdür, iş bu sözleşmenin süresi boyunca ... ile rekabet ve dolaysız bir partnerlik içinde bulunan veya benzer bir ürün yelpazesine sahip de hiçbir başka firmaya iştirak edemeyeceği” hükmünün yer aldığını, bu hükme rağmen adı geçen aynı sektörde faaliyet gösteren davalı şirkette hem ortak hem de temsile yetkili müdür olduğunu, böylece ...’ın aynı dönemde hem müvekkili şirkette hem de davalı şirkette yetkili olarak görev yaptığını, bu dönemde adı geçenin imzası ve onayı ile davalı şirkete muhtelif tarihlerde mal sattığını, satılan mal bedelinin tahsili için başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı sonucu durduğunu belirterek, itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, ...’ın davacı şirkette genel müdürlük yaptığı sırada müvekkilinin davacı şirketin bayisi olduğunu, bu nedenle davacının müvekkiline mal satmasının normal olduğunu, davacı şirket tarafından ...’ın sözleşmesinin feshedilmesinden sonra müvekkiline mal verilmemeye başlandığını, böylelikle taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin fiilen haksız olarak feshedildiğini, müvekkilinin bu nedenle maddi ve manevi olarak zarara uğradığını bildirerek davanın reddini istemiştir. Davalı vekili, karşı davasında, müvekkilinin uğradığı zararlar nedeniyle 40.000 TL. maddi, 10.000 TL. de manevi tazminatın dava tarihiden itibaren reeskont faiziyle davacıdan tahsilini istemiştir.
    Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi roporuna göre, asıl davada, takibe konu faturaların düzenlendiği tarihte ...’ın hem davacı hem de davalı şirket genel müdürü olarak görev yaptığı ve davacı şirketçe düzenlenen faturalara dayalı sevk irsaliyelerinde imzasının bulunduğu, davalının mal almadığı yolunda bir itirazının bulunmadığı, davalı şirket kayıt ve belgeleri üzerinde yapılan inceleme soncunda ise davalının davacıya 70.757,81 TL. cari hesap borcunun bulunduğu, 1.3.2007 tarihli 162, 13 TL. bedelli ve 30.11.2007 tarihli 518,11 TL. bedelli faturalarda davacı şirket yetkili ...’ın imzasının yer aldığı gerekçesiyle asıl davanın kabulüne, birleşen dava da ise taraflar arasında bayilik ilişkisi bulunmadığı, ancak davacı-karşı davalının davalı-karşı davacıya elektrik armatürleri satmakta olduğu, davacı-karşı davalının ticari ilişkiyi sonlandırmasından dolayı davalı-karşı davacı elinde bir kısım malzemelerin kaldığı ve bu malzemelerin devamı olmamasından dolayı davalı-karşı davacı tarafından ekonomik açıdan değerlendirilemeyeceği, bu malzemelerin bedeli kadar karşı davanın kabulü gerektiği gerekçeleriyle karşı davanın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin istemle manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı-karşı davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, hüküm davalı-karşı davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 08.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi