23. Hukuk Dairesi 2013/7544 E. , 2014/1670 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Alanya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 25/04/2013
NUMARASI : 2013/9-2013/134
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, mülkiyeti bir kısım davalıların murisi olan M. T. ait 3770 parsel üzerine arsa payı karşılığı yapılan inşaatlar nedeniyle davalı üçüncü kişiye devredilen tapu kaydının iptali ile hisse oranında kooperatif adına tesciline, tescil talebi kabul edilmediği takdirde sözleşmeye göre kooperatife düşecek dairelerin rayiç bedelinden şimdilik 50.000,00 TL"nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davanın aktif husumet nedeniyle reddine dair verilen kararın davacı kooperatif tarafından temyizi üzerine Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 20.01.2009 günlü, 2008/7666 esas, 2009/215 karar sayılı ilamı ile “inşaatlara davacı kooperatif tarafından başlandığı, dava dışı yükleniciler ve davalı arsa sahiplerinin bilgisi ve muvafakati ile toplanan üye aidatları ile belirli bir aşamaya getirildiği ve sözleşmeye konu taşınmaz tapuda üçüncü kişiye devredilerek sözleşmenin ifası fiilen imkansız hale geldiğinden üzerinde yapılan inşaatlarla birlikte üçüncü kişiye satışı yapılan taşınmaz nedeniyle davalı arsa sahibi mirasçıları yönünden sebepsiz zenginleşme oluşturacağından imara uygun ve yasal olduğu takdirde tapunun üçüncü kişiye devredildiği, 10.12.2004 tarihi itibariyle mahalli piyasa rayiçlerine göre yaptırılacak bilirkişi incelemesi ile belirlenecek imalat bedelinin arsa sahibi mirasçılarından tahsiline karar verilmesi yerine kooperatif ile arsa sahipleri arasında herhangi bir sözleşme ilişkisi bulunmadığı gerekçesiyle davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesinin doğru olmadığı” gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, davacı vekilinin 01.07.2010 günlü ıslah talebi de gözetilerek davanın kabulüne, 576.927,00 TL"nın davalı ve ıslah tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı arsa sahibi mirasçılarından tahsiline, davalı F.. E.. yönünden ise davanın reddine dair verilen karar davalı arsa sahibi mirasçılarının vekili tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 15. Hukuk Dairesi"nin 17.11.2011 günlü, 2011/3300 esas, 2011/6632 karar sayılı ilamı ile “davalı arsa sahibi mirasçıları tarafından arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu olan taşınmaz tapuda 10.12.2004 tarihinde davalı F.. E.."e devredilerek sözleşmenin ifası bu tarihte fiilen imkansız hale geldiğinden ve davacı kooperatif 16.02.2005 tarihinde açtığı asıl davada da yapılan iş bedelini talep edilebilecek durumda olduğundan ıslah tarihi olan 01.07.2010 tarihi itibariyle ıslahla artırılan miktar yönünden 5 yıllık zamanaşımı süresinin dolmuş olduğu nazara alınarak bu miktar yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiği” gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda bozma gerekçeleri doğrultusunda davanın kısmen kabulüne, 50.000,00 TL"nin dava tarihi olan 23.02.2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte arsa sahibi mirasçılarından alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin davacı talebinin reddine, davalı F.. E.. yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.