Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/12610 Esas 2018/7171 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/12610
Karar No: 2018/7171
Karar Tarihi: 16.07.2018

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/12610 Esas 2018/7171 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/12610 E.  ,  2018/7171 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, 17.07.2010 tarihinde müvekkili idaresindeki üç tekerlekli motosiklete, davalıların işleten, sürücü ve zorunlu mali sorumluluk sigortalısı bulundukları aracın çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında, müvekkilinin sakat kaldığını belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL maddi ve 35.000,00 TL manevi tazminatın (davalı sigorta şirketi maddi tazminattan sorumlu olmak kaydı ile) davalılardan kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş, 13.04.2015 tarihli dilekçe ile 20.912,79 TL olarak talebini ıslah etmiştir.
    Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, 20.912,79 TL maddi tazminatın olay tarihi 17.07.2010 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalılardan (davalı sigorta şirketi için faiz tarihi dava tarihinden başlamak ve poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydı ile) müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, 10.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi 17.07.2010 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan (davalı sigorta şirketi hariç olmak üzere) müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir
    usulsüzlük bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    Dava, trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir.
    2-Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli ve tarafların kusur durumu da gözönünde tutularak, (818 sayılı BK"nun 47. maddesi) 6098 sayılı B.K.’nun 56. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K"nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
    Belirtilen hususlar dikkate alındığında, olay tarihi, olayın meydana geliş şekli, ekonomik ve sosyal durum, maluliyet durumu dikkate alındığında davacı için takdir olunan manevi tazminatın bir miktar az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 16/07/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.