16. Ceza Dairesi 2020/5390 E. , 2021/2063 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme, Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : Sanık hakkında;
A- Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme suçu yönünden CMK"nın 223/2-e maddesi uyarınca beraatine yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi,
B- Silahlı terör örgütüne üye olma suçu yönünden TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 63, 53, 58/9 maddeleri uyarınca hükmedilen mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı bakımından anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme suçu yönünden katılma hakkı bulunduğu halde davadan usulüne uygun olarak haberdar edilmeyen ve vekili marifetiyle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesine hitaben yazdığı 13.09.2019 tarihli dilekçesi ile gerekçeli kararın kendilerine tebliği ile katılma talebinde bulunup kararı istinaf eden, Yargıtay 16. Ceza Dairesi Başkanlığına hitaben yazığı 30.09.2019 tarihli dilekçe ile de temyiz isteminde bulunduğu anlaşılan T.C. Cumhurbaşkanlığının CMK"nın 237/1-2 maddesi gereğince katılan, vekillerinin de katılan vekili olmasına karar verilerek temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin, İlk Derece Mahkemesinde, silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkesi doğrultusunda, savunmaya yeterli imkanın sağlanması ve bu hakkın etkin şekilde kullandırılmış olması, temyiz denetiminde sınırsız şekilde yazılı savunma imkanının kullanılabilme olanağının bulunması karşısında savunma hakkının kısıtlanması söz konusu olmadığından, 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca takdiren REDDİNE,
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriklerine göre yapılan incelemede;
Sanık hakkında disiplin dosyası temin edilip incelenmeden soyut olarak KHK ile görevinden ihraç edilmesinin, Bank Asya hesap kayıtları getirtilip örgüt liderinin talimatı üzerine hesap açıp açmadığı, işlem yapıp yapmadığı araştırılmadan sanığın para hareketi içeren hesabının varlığının hükme esas alınamayacağı ve sanık tarafından tasarruf hakkının kullanıldığı belirtilen sanığın kayın pederi ve kızına ait Bank Asya nezdindeki hesap hareketlerinin, sanığın kendisi adına kayıtlı GSM hattıyla eşinin ByLock kullanmasının, eşi hakkında benzer suçtan kamu davasının varlığının, sosyal ve yakın aile çevresinin örgüte yakın/müzahir yapıda olmasının suç ve cezaların şahsiliği ilkesi uyarınca müsnet suç yönünden delil ve örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceği belirlenmekle bu hususlar diğer deliller nazara alındığında sonuca etkili görülmemiştir.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs suçundan verilen beraat hükmünün yerinde olduğu anlaşılmakla; sanık müdafii ve katılan T.C. ... vekilinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle mahkumiyet ve beraat hükümlerinin ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Uşak 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 10.03.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.