17. Hukuk Dairesi 2017/2781 E. , 2018/7164 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; müvekkilinin ... 1.... Dairesi"nin 2013/2042 sayılı dosyası ile davalı ... şirketi ile dava dışı ... şirketi aleyhine ... takibi başlattığını, ancak bu şirketin işyerinin diğer davalı ... Alt Yapı Enerji Sistemleri Şirketine devredildiğini, ancak ... Mühendislik şirketine ait olan tüm malların ... Alt Yapı Şirketinde kaldığını, bu şirket tarafından bu işyerinin de aynı şekilde kullanmaya devam edildiğini belirterek müvekkilinin alacağının ödenmemesi için her iki davalı şirketin muvazaalı şekilde anlaşarak mal varlığını kaçırdığını, şirketin içini boşaltıkları gözönüne alınarak bu konuda yapılan tasarrufun iptaline, davalı ... Alt Yapı Şirketine devredilen malzemelerin diğer şirkete ait olması nedeniyle mallar üzerine hüküm kesinleşinceye kadar ihtiyati haciz konulmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... Alt Yapı Enerji Sistemleri Limited Şirketi vekili; davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; borç doğum tarihinin tasarruf tarihinden sonra olduğunun kabulü ile dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, İİK"nun 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İİK"nun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali
davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri ... yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve tasarruf konusu taşınmaz mal ise, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir (İİK.md.283/1). Bu yasal nedenle iptal davası, alacaklıya alacağını tahsil olanağını sağlayan, nispi nitelikte, yasadan doğan bir dava olup; tasarrufa konu malların aynı ile ilgili değildir.
Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki ... takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır.
Mahkemece; tasarruf işlemlerinin, dava konusu tasarrufların borcun doğumundan önce olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna uygun düşmemektedir.
Somut olayda takibe dayanak çeklerin keşide tarihine göre iptali istenen tasarruftan sonra düzenlendiği anlaşılmakta ise de bu durumun gerçekten tasarruftan sonra doğmuş bir borç ilişkisini mi yoksa daha önce yapılmış bir ticari ilişkiden kaynaklanan vadeli çek uygulaması olarak da bilinen bir vakıayı mı gösterdiği hususu yeterince araştırılmamıştır. Takip dosyasına konu çek 26/03/2013 keşide tarihli olup; iptali istenen tasarruflar ise 2012 yılı Aralık ayında yapılmıştır.
Davacı tarafından, çekin önceye dayanan bir ticari ilişkiye istinaden verildiği belirtilmiş ve buna ilişkin olarak 19/07/2012 tarihli sözleşme dosyaya sunulmuştur. Bu sözleşme; dava dışı ... ile dava dışı davacının oğlu olan ... arasında düzenlenmiş olup; Sözleşme ...’nın ...’a toplam 61.000,00 TL"lik borç için 3.kişilerden aldığı takip konusu çeki verdiğini ve çekin ödenmesiyle borcun sona ereceğini içermektedir. Söz konusu çekin keşidecisi eldeki davanın borçlusu ... Mühendislik İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi, lehtarı dava dışı aynı zamanda takip borçlularından
biri olan ...Şirketi olduğuna göre; ticari ilişkiye istinaden dosyaya sunulan 19/07/2012 tarihli sözleşmenin tarafları da davacı alacaklının oğlu ve ...Şti.’nin yetkilisi olduğundan ve yine Çekte vade olmamasına rağmen ticari hayatta vadeli çek kullanıldığı bilinen bir gerçektir. Tacir olan borçlu ... Mühendislik..Şti. ile dava dışı ... Şti.nin ticari defterlerinde bilirkişi incelemesi yapılarak dava dayanağı takip dosyasındaki çek dayanağı ticari ilişki ve borcun doğumu araştırılarak borcun daha önce doğduğu ispatlandığı takdirde buna ilişkin dava koşulunun gerçekleştiği kabul edilerek işin esasına girilerek iptal nedenlerinin oluşup oluşmadığı araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Aksi durumun tespiti halinde ise borcun doğumu tasarruf tarihinden sonra ise şimdiki gibi davanın ön koşul yokluğu nedeni ile reddine karar verilmesi gerekir.
Mahkemece tüm bu maddi hukuki olgular dikkate alınmadan hatalı tespit ve eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 16/07/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.