22. Hukuk Dairesi 2017/17355 E. , 2018/24347 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen karar, süresi içinde duruşmalı olarak taraf vekillerince temyiz edilmiş ve davalı ...vekilince duruşma talep edilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 369. maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, davacının iş akdinin haksız feshedildiğini beyan ederek ödenmeyen işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, belgelere ve tüm dosya kapsamına göre; tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
Davacı temyizi yönünden:
2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma alacağının bulunup bulunmadığı hususunda uyuşmazlık vardır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Fazla çalışmanın belirlenmesinde 4857 sayılı İş Kanunu"nun 68. maddesi uyarınca ara dinlenme sürelerinin dikkate alınması gerekir.
Somut olayda, mahkemece davacının fazla mesai yaptığı ancak davacıya ait bordrolarda her ay fazla mesai tahakkuku yapıldığı, davacının ihtirazi kayıtta bulunmadığı, davacının bordroda görünenden daha fazla çalışma yaptığının da yazılı belge ile ispatlanmadığı gerekçesiyle fazla çalışma alacağının reddine karar verilmiştir. Ancak varılan sonuç dosya içeriğiyle örtüşmemektedir. Dosya kapsamında yer alan davacıya ait ücret bordrolarının incelenmesinde; bordroların imzasız olduğu, bordrolarda zamlı fazla mesai tahakkuklarının bulunduğu ve tahakkuk ettirilen miktarın banka kanalıyla ödendiği anlaşılmaktadır. Dairemizin yerleşik içtihatları doğrultusunda, işçi tarafından banka kanalıyla yapılan ödemelere ihtirazi kayıt konması beklenemeyeceğinden, fazla çalışma ücreti alacağının somut olayın özelliğine göre işyeri kayıtlarına ya da tanık beyanlarına göre hesaplanması ve yapılan fazla çalışma ödemelerinin hesaplamadan mahsup edilmesi gerekmektedir. Kaldı ki, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belgeyle kanıtlnaması mümkündür. Mahkemece açıklanan hususlar gözetilerek davacının fazla çalışma ücret alacağının hüküm altına alınması gerekirken yazılı gerekçeyle reddine karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir.
Davalı temyizi yönünden:
3-Miktar ve değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 427. maddesi uyarınca temyiz edilemez. Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir.
Dosya içeriğine göre hüküm altına alınan ve temyize konu edilen 436,25 TL miktar karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı kapsamında kaldığından davalı vekilinin temyiz isteminin 6100 sayılı Hukum Muhakemeleri Kanun"un geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanun"un 427, 432 maddeleri uyarınca REDDİNE, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 14.11.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.