16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/2700 Karar No: 2018/3756 Karar Tarihi: 01.11.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/2700 Esas 2018/3756 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi tarafından verilen kararda, sanıkların Silahlı Terör Örgütüne üye olma suçundan mahkum edildiği ve yapılan istinaf başvurularının reddedildiği belirtilmiştir. Temyiz edenlerin herhangi bir nedeni olmadığından dolayı işin esasına geçilmiş ve vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler, savunmalar ve tanık beyanları incelenerek hükümlerin onanmasına karar verilmiştir. Sanıklara ek savunma hakkı tanınmadan cezaların uygulanması yönünde bir karar verildiği belirtilmiş fakat savunma hakkının kısıtlanmadığı ve sanıkların kazanılmış hakları olmadığı vurgulanmıştır. Kararda TCK'nın 314/2, 62, 53/1, 58/6-9, 63. maddeleri ve 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddelerinin uygulandığı belirtilmiştir. TCK'nın 58/9. maddesi de ele alınmıştır ve ek savunma hakkının olmadığına karar verildiği vurgulanmıştır.
16. Ceza Dairesi 2018/2700 E. , 2018/3756 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : Sanıklar hakkında ayrı ayrı; TCK"nın 314/2, 62, 53/1, 58/6-9, 63. maddeleri ve 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi uyarınca mahkumiyet kararına yapılan istinaf başvurularının düzeltilerek esastan reddi Temyiz edenler : Sanıklar müdafileri
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler, sanıkların savunmaları, tanık beyanları ve gerekçe içeriğine göre yapılan inceleme sonunda; İddianamede talep edilmemesi karşısında, sanıklara 5271 sayılı CMK"nın 226. maddesi gereğince ek savunma hakkı tanınmadan TCK"nın 58/9. maddesinin uygulanması, anılan maddenin bir ceza değil cezaya bağlı olarak uygulanacak infaz rejimi ile ilgili güvenlik tedbiri olması nedeniyle kazanılmış hak oluşturmayacağı ve savunma hakkının kısıtlanmış olmadığı anlaşıldığından bozma nedeni yapılmamıştır. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanıklar müdafiilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 01.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.