17. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/18052 Karar No: 2018/7137 Karar Tarihi: 12.07.2018
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/18052 Esas 2018/7137 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2016/18052 E. , 2018/7137 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Hükmüne uyulan bozma ilamında özetle; mahkemenin davanın İİK 277 maddesine göre tasarrufun iptali yorumuna katılmanın mümkün olmadığı, talebin B.K 18. Maddesine göre yorumlanarak danışıklı işlemin olup olmadığı konusunda toplanan delillere göre karar verilmesi gerektiğine değinilmiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre temyiz edilen taşınmaz olan; ... ilçesi ... Köyü 35 parsel (Yeni ada parsel no: 200/15) sayılı taşınmaz yönünden; 3. Kişi davalı ... ile davalı 4. Kişi ... arasındaki 6583 yevmiye nolu 19/10/2009 tarihli tasarrufun iptali ile davacı alacaklıya ... ... Müdürlüğünün 2009/2104 esas sayılı dosyasındaki takip konusu alacak ve ferileri ile sınırlı olmak üzere satış ve haciz isteme yetkisi verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere, temlik işlemlerinin resmi ve usulüne uygun olarak yapılmasına, temlik alanın yargılamaya devam etmesine, tasarruf bedeli ile gerçek değer arasında fahiş fark bulunduğunun anlaşılmasına göre davalı ... vekilinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Tasarrufun iptali davasının kabulü halinde harç ve vekalet ücreti hakkında, takip konusu alacak ile iptal edilen tasarruf konusu şeyin değerinden hangisi az ise o değer üzerinden hükmedilir. Somut olayda birden fazla taşınmaz (tasarruf) hakkında karar verildiğinden her bir taşınmaz yönünden bu karşılaştırmanın yapılarak ayrı ayrı vekalet ücreti ve harç belirlenmesi gerekirken bir bütün halinde vekalet ücreti ve harç tayini hatalı olmuştur. 3- 1086 Sayılı HUMK"nun 388 ve 389. maddeleri ile 6100 Sayılı HMK"nun karşılık 297/1-2 maddeleri uyarınca, mahkeme kararında; hüküm sonucunun, taraflara yükletilen hak ve sorumlulukların şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde ayrı ayrı ve açıkça gösterilmesi gerekir. Somut olayda dava kabul edildiğinden ve davalı birden fazla olduğundan harcın davalılar üzerine bırakılması gerekirken sanki tek davalı varmış gibi sadece davalı denilmek sureti ile infazda tereddüt uyandıracak şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki, bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 Sayılı HMK"nin geçiçi 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nin 438/7 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 4.bendine" (davalı ... 10.750 TL sinden sorumlu olmak üzere)" ibaresinin eklenilmesine, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün 2. Bendine (davalı ... 6.840 TL sinden sorumlu olmak üzere) ibaresinin eklenmesine ve hükmün 2. Bendindeki "davalıdan" ibaresinin çıkarılmasına yerine "davalılardan" ibaresinin eklenilmesine, hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."a geri verilmesine 12.07.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.