Esas No: 2022/9680
Karar No: 2022/10156
Karar Tarihi: 11.10.2022
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2022/9680 Esas 2022/10156 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bir apartman yönetimi, haksız yere haczedilen ortak malların niteliğine ilişkin icra takibine karşı dava açtı. İlk derece mahkemesi bu davanın kabulü ile hacizleri kaldırdı, ancak davalı/alacaklı bu kararı istinaf etti ve Bölge Adliye Mahkemesi, apartman yönetimine aktif ve pasif dava ehliyeti olmadığı gerekçesiyle ilk derece mahkemesinin kararını bozdu. Ancak, apartman yönetiminin üçüncü kişilerle yaptığı sözleşmelerden doğan uyuşmazlıklarda dava açma ehliyeti olduğu belirtilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin kararı bozuldu ve davanın incelenmesine karar verildi. Burada Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 38. maddesi ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 373/2. maddesi ile İcra ve İflas Kanunu'nun 364/2. maddesi dikkate alınmıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacı/şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Şikayetçi ... Apartmanı Kat Malikleri Kurulu Başkanlığı Yönetimi icra mahkemesine başvurusunda, davalı alacaklı tarafından, diğer davalı borçlu hakkında başlatılan icra takibinde borçluya ait olduğundan bahisle adreslerinde haciz yapıldığını, ancak haczedilen malların borçluya ait olmayıp, apartmanın ortak malı olduğunu iddia ederek, istihkak taleplerinin kabulü ile hacizlerin kaldırılmasını talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince, davanın kabulü ile hacizlerin kaldırılmasına karar verilmiştir.
Davalı/alacaklının ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince davacı apartman yöneticiliğinin aktif ve pasif dava ehliyetinin bulunmadığı gerekçesi ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın aktif husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verilmiştir.
634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 38. maddesi gereğince yönetici, kat maliklerine karşı aynen bir vekil gibi sorumludur. Bir davada veya takipte kimlerin taraf olacağı nasıl temsil edileceği ise HMK, Avukatlık Kanunu, BK'nun vekalet akdine ilişkin hükümlerinde düzenlenmiş bulunmaktadır. Bu hükümlere uygun temsil yetkisi olmadıkça yöneticinin 634 sayılı Yasa'da sayılan haller dışında kat maliklerini temsil yetkisi olmadığından, kural olarak Apartman Yöneticiliğinin aktif ve pasif taraf ehliyeti bulunmamaktadır. Bu nedenle kural olarak yöneticilik hakkında icra takibi yapılması da mümkün değildir.
Ancak, 634 sayılı Yasa'nın 35. maddesinde yöneticinin görevleri ayrı ayrı gösterilmiştir.
Bu görevler ana gayrimenkulün yönetimi ile ilgili olup, yönetimin gerektirdiği ortak giderleri yapmak yetkisini de içermektedir.
Yönetici, yasadan aldığı temsil yetkisine dayanarak çeşitli sözleşmeler kurabilir. İşte bu sözleşmeden doğan uyuşmazlıklarda yönetici dava açabileceği gibi yöneticiye karşı dava da açılabilir.
Şu husus özellikle belirtilmelidir ki, yönetici, vekaletname ile tayin edilen bir vekil olmayıp, yetkilerini yasadan alan bir temsilcidir. Yöneticiye bu sıfatla yaptığı sözleşmeden dolayı husumet yöneltilebilir. Ayrıca kat malikinin veya Kat Malikleri Kurulunun ayrı bir tüzel kişiliğinin bulunmaması, yöneticinin özel kanundan doğan temsil yetkisini ortadan kaldırmaz.
Sonuç olarak, yöneticinin temsil yetkisine giren işlerden dolayı üçüncü kişilerle yaptığı sözleşmelerden doğan uyuşmazlıklarda, aktif ve pasif dava (icra takibi) ehliyeti bulunmaktadır. Aksinin benimsenmesi durumunda ise, bu kez üçüncü kişilerin yönetici ile sözleşme yapmaktan kaçınacakları ve bundan kat maliklerinin zarar görecekleri kuşkusuzdur.
Somut uyuşmazlıkta, dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacı ... Apartmanı Kat Malikleri Kurulu Yöneticiliği adına vekalet veren ... ve ...’nın yönetici ve yardımcı olarak atandığı ve 17.10.2020 tarihinde yapılan toplantı da apartman adına her türlü dava açabilecekleri hususunda yetkilendirildikleri gibi yöneticinin aynı zamanda kat maliki olduğu da anlaşılmaktadır.
Bu nedenlerle, Bölge Adliye Mahkemesin’ce davacı apartman yöneticiliğinin dava açmakta aktif husumeti olduğunun kabulü ile davalının istinaf başvurusunun esasının incelenmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ :
Şikayetçinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile, ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi'nin 01.03.2022 tarih ve 2022/355 E. - 2022/477 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 11.10.2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.