11. Hukuk Dairesi 2015/8513 E. , 2016/3110 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 11/12/2014 tarih ve 2014/530-2014/416 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı ...., fer"i müdahil ...., ihbar olunan ..... vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin ...."ye devrinden önce ...."nin .... Şubesi"ne 24/11/1999 tarihinde bankaya el konulmazdan önce 48.000 DM (Alman Markı) mevduatını %26 faiz ile 6 ay vadeli olarak yatırdığını, 22/12/1999 tarihinde .... yönetimine .... tarafından el konularak yönetiminin ...."ye devredildiğini, davalı Banka"nın müvekkilinin yatırdığı mevduat alacağını vadesi geldiğinde ödememiş olması ve faiz kaybı nedeniyle davacının zarar etmesine neden olduğunu ileri sürerek, 48.000-DM mevduat alacağının, davalı Banka"dan hükmen tahsiline, alacaklarına paranın bankaya yattığı tarih olan 24/11/1999 tarihinden vade sonu 24/05/2000 tarihine kadar yıllık %26 akti faiz, bu tarihten fiili ödeme tarihine kadar ise 3095 sayılı kanunun 2.maddesi gereğince yıllık %26 akti faizden az olmamak üzere temerrüt faizi uygulanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı .... vekili davanın dava şartı, husumet, zamanaşımı ve hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan ..... vekili asıl muhatabın .... olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı Banka"nın davalıya ait mevduatı başka bir tüzel kişinin hesabına havale işlemi yapmış gibi göstermesi fakat fiilen davacıya ait bu mevduatın hiçbir zaman dava dışı off shore bankasından hakimiyeti ve tasarrufu altına girmemiş olması halinde davalı Banka davacının mevduatının geri ödenmesinden sorumlu olacağı ve bir güven kurumu olan bankaların yatırılan mevduata ilişkin müşteri aldatmaya yönelik hareketi ile off shore şirketine mevduatı hileli bir şekilde yönlendirmesi nedeniyle bankanın yatırılan paradan dolayı müşteriye karşı sorumluluğunun devam ettiği gerekçesiyle, davanın kabulü ile, 24.511,06 Euro"nun 24.11.1999 tarihinden itibaren bankaların Euro cinsinden açılmış hesaplarına uygulanan en yüksek faiz oranı üzerinden temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacılara verilmesine karar verilmiştir.
Kararı davalı ...., fer"i müdahil ...., İhbar Olunan ..... vekilleri temyiz etmiştir.
1- Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen kararı temyiz eden ihbar olunan ....."ın dilekçesi temyiz defterine kaydedilmediği gibi, temyiz harcının yatırıldığına dair makbuza da dosya içinde rastlanmamıştır. Temyiz dilekçesinin verilme usulü HUMK"nın 434 ncü maddesinde açıklanmış olup, buna göre temyiz dilekçesinin temyiz defterine kayıt ettirilip, temyiz harcının yatırılmış olması gerekmektedir.
Bu itibarla, ihbar olunan ..... vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve davalının sorumluluğunun 818 sayılı BK"nın 41., 55. ve 6762 sayılı TTK"nın 336. maddelerinden kaynaklanmasına, zamanaşımı süresinin davacının parasını off- shore bankasından tahsil etme olanağının kalmadığının anlaşıldığı andan itibaren başlayacak olmasına göre, davalı ve fer"i müdahil .... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
3- 5411 Sayılı Kanun"un 140. maddesi uyarınca davalı harçtan muaf olmasına rağmen asıl ve birleşen davada peşin harç ve başvurma harcının davalıdan tahsiline karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiş ise de, yapılan yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden HUMK 438/7. madde hükmü uyarınca kararın davalı ve feri müdahil yararına düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, feri müdahil ..... vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ve feri müdahil .... vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ve feri müdahil .... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının hüküm bölümünün 2. fıkrasının çıkartılarak yerine “ Davacı tarafından karar ve ilam harcı olarak yatırılan 4.440,15 TL"nin karar kesinleştiğinde isteği halinde davacıya iadesine” ibaresinin, yine hükmün 4. fıkrasının çıkartılarak yerine “Davacı tarafından yapılan yargılama gideri 3.236,00 TL"nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine" ibarelerinin eklenerek bu şekliyle davalı ve feri müdahil .... yararına DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 21/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.