Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/14401
Karar No: 2015/12312
Karar Tarihi: 08.10.2015

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/14401 Esas 2015/12312 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, davalılar nedeniyle 1985 yılında yapılan kırpıntı kağıt ithalatında maddi ve manevi zarar gördüğünü iddia ederek tazminat talep etti. Mahkeme davacının munzam zarara uğradığına karar verdi ve asıl dava bakımından 64.011,05 TL, birleşen dava bakımından 318.757,41 TL munzam zarar tazminatı ödenmesi gerektiğini hükmetti. Ayrıca, manevi tazminat talebinin bir kısmını kabul etti. Kararın temyiz incelemesinde, davalıların öteki temyiz itirazlarının reddedilmesine, davacının munzam zarara uğradığının ispatı için sunduğu delillerin detaylı bir şekilde incelenip uygun sonuç dairesinde karar verilmesi gerektiğine karar verildi.
Kanun Maddeleri: 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 105. Maddesi, Borçlar Kanunu'nun 42. ve 43. Maddeleri.
19. Hukuk Dairesi         2014/14401 E.  ,  2015/12312 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki birleşen alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalılar vekilince duruşmalı, davacı vekilince de duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı .... vek.Av. ..., davalı .... vek.Av. ..., davalı .... vek. Av. ... ile Av. ..., davalı .... vek.Av. ..."ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -KARAR-
    Davacı-birleşen dava davacısı vekili, müvekkilinin 1985 yılında giriştiği kırpıntı kağıt ithalatı işinde, davalılar-birleşen dava davalılarının neden olduğu maddi ve manevi zararının mahkeme kararı ile hükme bağlandığını, zarar tutarının temerrüt tarihinde ödenmediğini, bu suretle munzam zarara uğranıldığını, bundan da davalılar-birleşen dava davalılarının sorumlu olduklarını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla asıl davada 23.09,1985 ile 30.09.1993 dönemine isabet eden munzam zararının, birleşen davada 01.10.1993 ile 01.10.2002 dönemine isabet eden munzam zararının faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar-birleşen dava davalıları vekilleri, yetki, zamanaşımı itirazında bulundukları gibi davacı zararından sorumlu olmadıklarını, munzam zarar istem koşullarının oluşmadığını bildirerek, davaların reddini istemişlerdir.
    Mahkemece, yapılan yargılama soununda toplanan delillere göre, yetki itirazının reddine, davacı yanın alacaklarının ve zararının davalılar aleyhine açtığı davada mahkeme kararı ile kesin hükme bağlandığı, davaların 818 sayılı B.K."nun 105. Maddesinde düzenlenen munzam zararın tazmini istemine ilişkin oldukları, davacı yanın ilk dava tarihi olan 31.03.1986"da oluşan davalıların temerrüt tarihinden paranın tamamen ödendiği 26.05.1999 tarihine kadar olan süre için temerrüt faizi ile karşılanmayan munzam zararının tazminini 10 yıllık zamanaşımı süresi içinde isteyebileceği, davacının üretim yapan bir şirket olup, parayı faaliyetlerinde kullanabilecek iken kullanamayıp,maddi kaynaktan yoksun kaldığı, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik duruma göre paranın yoğun olarak gelir kaybettiği dönemde tahsili gereken paranın en azından gelir getiren hesaplarda değerlendirilmesi yoluyla bir miktar kazanç elde edebilecekken bundan da mahrum kaldığı, ancak bu zararın oluşmasında ülkenin içinde bulunduğu ekonomik ve sosyal ortamın da etkili bulunduğu ve bundan ülkede yaşamını sürdüren gerçek veya tüzel kişilerin etkilenmesinin kaçınılmaz olduğu bu ilkeden hareketle davacı yanın munzam zararının hesaplamasının yapıldığı gerekçeleriyle, asıl dava bakımından; mahkeme kararı ile hüküm altına alınan 294,72 TL ve 171,68 TL maddi tazminatın geç ödenmesinden dolayı 80.013,82 TL munzam zarar talep edilmiş olduğundan talebin kısmen kabulüne, 80.013,82 TL"den ülkenin içinde bulunduğu ekonomik durumunda etkili olduğu nazara alınarak B.K."nun 42,43. maddeleri uyarınca % 20 indirim yapılarak 64.011,05 TL munzam zarar alacağının 30.09.1993 tarihinden işleyecek reeskont faizi ile tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, mahkeme kararı ile hüküm altına alınan 60,00 TL manevi tazminatın geç ödenmesinden dolayı 9.310,25 TL talep edilmiş olmakla talebin kısmen kabulüne, 9.310,25 TL"den B.K."nun 42,43. maddeleri uyarınca % 20 indirim yapılarak 7.448,20 TL munzam zarar tazminatının 30.09.1993 tarihinden işleyecek reeskont faizi ile birlikte .... dışındaki tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, birleşen davada; davacının tüm davalılardan 7.900.000,00 TL"nin ayrıca ... dışındaki davalılardan 100.000,00 TL"nin dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile tahsilini talep etmiş olmakla açılan davanın kısmen kabulü ile asıl davadaki miktarlar düşülerek, 482.074,19 TL maddi tazminattan ilk davada talep edilen 80.013,82 TL düşüldükten sonra kalan 402.060,37 TL tazminattan BK"nun 42,43. maddeleri uyarınca % 20 indirim yapılarak hesaplanan 321.648,30 TL"den 1999 tarihinde ödenen temerrüt faizi olan 2.890,89 TL düşülerek neticeten 318.757,41 TL munzam zarar tazminatının dava tarihi olan 30.12.2002 tarihinden işleyecek reeskont faizi ile tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, manevi tazminatın geç ödenmesi nedeniyle 62.114,26 TL tazminattan ilk davada talep edilen 9.310,25 TL düşüldükten sonra bakiye 52.804,01 TL"den B.K."nun 42,43. maddeleri uyarınca % 20 indirim yapılarak 42.243,20 TL"nin dava tarihi olan 30.12.2012 tarihinden işleyecek reeskont faizi ile birlikte ... dışındaki tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar-birleşen dava davalılar vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2- Davacı-birleşen davada davacı vekili mahkeme kararıyla hüküm altına alınan alacağın geç ödenmesi sonucunda faizle karşılanmayan munzam zararının oluştuğunu ileri sürerek, bu zararın tazmini isteminde bulunmuştur.
    818 sayılı BK"nun 105. maddesi (6098 sayılı Yasa"nın 122. Maddesi) ""alacaklının düçar olduğu zarar geçmiş günler faizinden fazla olduğu surette borçlu kendisine hiçbir kusur isnat edilemeyeceğini ispat etmedikçe bu zararı dahi tazmin ile mükelleftir"" hükmünü içermektedir. Burada alacaklı uğradığı zararın kendisine ödenen temerrüt faizinden fazla olduğunu ispat etmek zorundadır. Mücerret enflasyon, döviz kurlarındaki yükselme veya bankaların uyguladığı faiz oranlarındaki artışlar tek başına munzam zararın gerçekleştiğinin kanıtı olarak değerlendirilemez. Alacaklının kanıtlaması gereken husus, yukarıda açıklanan genel olgular değil kendisinin şahsen ve somut olarak geç ödemeden dolayı zarar gördüğü keyfiyetidir. Mahkemece açıklanan hususlar gözetilmeden eksik inceleme ile karar verilmesi doğru değildir. Bu durumda mahkemece yapılması gereken, alacaklının munzam zarara uğradığının ispatı yönünde sunduğu delillerin incelenip, gerektiğinde konusunda uzman bilirkişi heyetinden ayrıntılı ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınıp deliller hep birlikte değerlendirilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesinden ibarettir.
    SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar-birleşen davalılar vekillerinin öteki temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalılar-birleşen dava davalıları yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı-birleşen dava davacısı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekilleri Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalılar-birleşen dava davalıları yararına takdir edilen 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacı-birleşen dava davacısından alınarak davalılar-birleşen dava davalılarına verilmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 08.10.2015 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

    -KARŞI OY YAZISI-

    Usul ve Yasaya uygun olan yerel mahkeme kararının onanması görüşünde olduğumdan, çoğunluğun bozma görüşüne katılamıyorum.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi