Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/2210
Karar No: 2018/3743
Karar Tarihi: 01.11.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/2210 Esas 2018/3743 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Ceza Dairesi tarafından verilen bir kararda, sanığın silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan mahkumiyetine hükmedildiği belirtilmiştir. Temyiz başvurusunun reddiyle hüküm onanırken, yerel mahkemenin bylock delilinin hukuka uygunluğu ile ilgili ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleştiği ifade edilmiştir. Kararda, bylock programına dair veri ve bilgilerin mahkemelerce delil olarak kabul edilmesinin hukuki dayanaktan yoksun olduğu vurgulanmıştır. Ayrıca, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği ifade edilmiştir. Kanun maddeleri olarak TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri kararda yer almaktadır.
16. Ceza Dairesi         2018/2210 E.  ,  2018/3743 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : Sanığın TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1,
    TCK"nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri gereğince verilen
    mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun
    düzeltilerek esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yerel mahkemenin, bylock delilinin hukuka uygunluğu ile ilgili olarak esas itibariyle ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih ve 2015/3 esas, 2017/3 karar sayılı kararında açıklanan gerekçeleri de benimsemiş olması karşısında; hükmün gerekçesinde ayrıca Yargıtay uygulamalarına yanlış anlam yüklenerek "Pek çok Yargıtay kararında "istihbarat kaynaklarından gelen veri ve bilgiler" yargılama sırasında delil olarak kabul edilmiştir. Yine Yargıtay kararlarında (Örneğin; Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 28.11.2013 tarih 2013/8995-14476 E.K. Sy. Kararı gibi) terör örgütleriyle ilgili yapılanmanın ve grubun terör örgütü içinde olup olmadığı hususunun Emniyet Genel Müdürlüğünden sorulması gerektiği belirtilmiş olup, bu konuda verilen cevabın da Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından toplanan "istihbarat kaynaklı veri ve bilgilerin" değerlendirilmesi sonucu açıklanan bir hukuki kanaat
    olmasına rağmen bu bilgiler mahkemelerce delil olarak kabul edilmektedir. Bu kapsamda "bylock" programına dair veriler.../...CMK."nun 134. maddesinde düzenlenen "sanığa ait bilgisayar vs. dijital materyaller üzerinde inceleme yapılması" mahiyetinde de değildir. Zira üzerinde inceleme yapılan ve bilgi elde edilen bilgisayar vs. dijital materyeller (örneğin ana sörvır. gibi) sanığa ait değildir. Bylock programına dair veri ve bilgiler suç tarihinden sonra MİT veya EGM tarafından bu programın kullanılmasına dair çözümlenen ve analiz edilerek toplanan teknik veri ve bilgiler olup, suç işlenmezden önceki safhayı kapsayan "suçu önleme amaçlı iletişimin dinlemesi ve kayda alınması tedbiri” mahiyetinde de değildir" denilmek suretiyle hukuki dayanaktan yoksun değerlendirmelere yer verilmesi sonuca etkili görülmemiştir.
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK"nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 01.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi