Trafik güvenliğini tehlikeye sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2017/7495 Esas 2018/3668 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/7495
Karar No: 2018/3668
Karar Tarihi: 29.03.2018

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2017/7495 Esas 2018/3668 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine hükmetmiştir. Sanık alkollü araç kullanırken suç işlemiştir. Mahkeme, kanuna uygun olarak yapılan yargılama sonucunda, sanığın bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarını reddetmiştir. Ancak, TCK'nın 50/1-e maddesinin uygulanması konusunda hata yapılmıştır. Bu madde, ehliyet veya ruhsatla ilgili suçlarda kısa süreli hapis cezasının yerine önleyici bir önlem uygulanabileceğini belirtmektedir. Ancak, sanığın meslek veya sanatını, ehliyet veya ruhsatını kötüye kullanarak suç işlememiştir. Dolayısıyla, bu madde uygulanamaz. Karar TCK'nın 179/3-2, 62/1, 50/1-a, 52/2, 50/1-e maddelerine dayanılarak verilmiştir. Bu maddeler, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun ne olduğunu, farklı durumlarda hangi cezaların uygulanabileceğini, suçun mağduriyetini azaltmak için alınabilecek önlemleri ve hukuki süreci açıklamaktadır.
12. Ceza Dairesi         2017/7495 E.  ,  2018/3668 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
    Hüküm : TCK"nın 179/3-2,62/1,50/1-a,52/2,50/1-e maddeleri gereğince mahkumiyet

    Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanığın, süresinde kararı temyiz ettiği anlaşılmakla, teblignamede temyizin reddini öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
    Kasıtlı suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK’nın 61/1. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kastı, suçun işleniş biçimi ile meydana gelen tehlikenin ağırlığı nazara alınmak suretiyle TCK’nın 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, sanığın 211 promil alkollü olarak araç kullandığı gözetilerek, alt sınırdan uzaklaşılarak ceza tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    TCK"nın 50/1-e maddesi uyarınca, ehliyet ve ruhsatla veya meslek ve sanatın yerine getirilmesi ile bağlantılı bir suçun işlenmesi halinde kısa süreli hapis cezasının yerine böyle bir önleme başvurulabileceği, işlenen suçun, yapılan meslek ve sanatla ilgili olmaması veya ruhsat yada ehliyeti gerektiren bir suç niteliğinde bulunmaması halinde bu hükmün uygulanamayacağı, anılan bendin uygulanabilmesi için sanığın meslek veya sanatını ya da sahip olduğu ehliyet yahut ruhsatın sağladığı hakları kötüye kullanarak veya gereken önlem ve özeni göstermeyerek suçu işlemiş olmasının gerektiği gözetilmeksizin, trafiği tehlikeye düşürecek şekilde araç sevk eden sanık hakkında TCK"nın 50/1-e maddesinin uygulanması,
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün TCK"nın 50/1-e maddesi ile ilgili olan dokuzuncu paragrafının hükümden çıkartılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün isteme aykırı olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 29/03/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.