Sanık ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve kasten yaralama suçlarından yapılan yargılama sonunda; atılı suçlardan mahkûmiyetine dair Beypazarı Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 27.10.2009 gün ve 2006/356 Esas, 2009/591 Karar sayılı hükmün sanık müdafiin temyizi üzerine, Dairemizin 04.06.2014 gün ve 2012/10648 Esas, 2014/7534 Karar sayılı ilamı ile onama-bozma yönündeki kararına karşı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 25.09.2014 gün ve KD-2014-299656 sayılı itiraznamesi ile 5271 sayılı CMK.nın 308. maddesinin 2 ve 3. fıkraları gereğince itiraz etmesi üzerine dosya Daireye gönderilmekle incelendi;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazı yerinde görüldüğünden İTİRAZIN KABULÜNE, Dairemizin 04.06.2014 gün ve 2012/10648 Esas, 2014/7534 Karar sayılı onama-bozma kararının 6352 sayılı Kanunun 99. maddesiyle 5271 sayılı CMK.nın 308. maddesine eklenen 2 ve 3. fıkraları uyarınca KALDIRILMASINA, karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu yönünden yapılan incelemede;
Delillerle iddia ve savunma, duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, sanık müdafiin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
Kasten yaralama suçu yönünden yapılan incelemede:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK.nın 87/3. maddesinin 5560 sayılı Kanunun 4. maddesi ile değiştirilmesi karşısında, Yargıtay denetimine imkân sağlayacak şekilde, değişiklikten önceki ve sonraki kanun hükümleriyle ayrı ayrı uygulama yapılarak bulunacak sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle lehe kanun değerlendirmesi yapılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.01.2015 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY

Sanığın iş çıkışı saat 17.30 sularında evine giderken olay yerinde tomruk yüklenen 2 adet kamyonu görmesi üzerine ""araçlara fazla yük yüklenmesi sonucu elektrik hatlarını zarar veriyor"" uyarısı üzerine sanıkla mağdurun tartıştığı, bunun üzerine sanığın karakoldan devriye aracını çağırdığı, gelen askerlerle birlikte sanık ve mağdurun gelen devriye aracına binip karakol istikametine giderken köy çıkışında sanığın mağdura gel kozlarımızı paylaşalım demesi üzerine birlikte dereye indiklerinde sanığın palaskasını çıkartarak mağduru kemik kırığı oluşacak şekilde yaraladığı, mağdurun fırsatını bulup kaçtığı olayda sanığın mağduru zorla veya hile ile hürriyetinden yoksun kıldığı hususu sabit olmadığı kamu görevinin kendisine sağladığı nüfusu kötüye kullanmak suretiyle atılı suçu işlediğinden hürriyetten yoksun kılma suçundan dolayı 109/1,3d,53. maddeleriyle cezalandırılması gerektiği kanaatiyle sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.