16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/2089 Karar No: 2018/3740 Karar Tarihi: 01.11.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/2089 Esas 2018/3740 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyet kararını istinaf başvurusu esastan reddetti. Ancak, dosyanın incelenmesinde birkaç eksiklik tespit edildi. Sanığın bylock kullanıcısı olup olmadığına dair ayrıntılı bir inceleme yapılması gerektiği ve yalnızca yetersiz belgelere dayanarak hüküm verilmesinin kanuna aykırı olduğu kararlaştırıldı. Bu sebeple hüküm, CMK'ın 302/2. maddesi uyarınca bozuldu. Kararda, sanığın tutukluluğunun devam ettiği belirtilirken, mahkeme tarafından verilen hükümde TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53, 58/9, 63. maddelerinin kullanıldığı belirtilmiştir.
16. Ceza Dairesi 2018/2089 E. , 2018/3740 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : Sanığın TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri gereğince verilen mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1-Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin “04.08.2016” yerine “15.07.2016 ve öncesi” olarak yazılması, 2-Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle; örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olduğunun kabul edildiği dikkate alınarak, somut olayda sanığın bylock kullanıcısı olup olmadığının suç vasfının tayini açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme tutanağının dosyaya getirtilip CMK 217. maddesi gereğince duruşmada sanık ve müdafiine okunmadan, KOM tarafından düzenlenen Bylock kullandığına dair yetersiz belgeye dayanılarak eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebepten dolayı hükmün CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanığın tutuklulukta geçirdiği süreye ve mevcut delil durumuna göre, sanık ve müdafiinin tahliye talebinin reddi ile tutukluluk halinin devamına, 01.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.