Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/2602 Esas 2018/3738 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/2602
Karar No: 2018/3738
Karar Tarihi: 31.10.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/2602 Esas 2018/3738 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine dair istinaf başvurusunu esastan reddetti. Temyiz eden, Bölge Adliye Mahkemesi kararına itiraz etti ve bu itiraz yerinde bulundu. Sanık, ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmedi ancak dosyaya gelen tespit değerlendirme tutanağı ve dijital materyallerin incelemesi sonucunda ByLock kullanıcısı olduğu tespit edildi. Mahkeme, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine karar verdi esasında, ancak kararında hukuki hatalar bulunduğu gerekçesiyle bozdu. Sanığın suçu işlediği halde, hukuk kurallarına uygun bir şekilde karar verilmediği için karar bozuldu. Kanun maddeleri: TCK 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/2, TCK 62/1, 58/9, 53, 63.

16. Ceza Dairesi 2018/2602 E. , 2018/3738 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/2, TCK"nın62/1, 58/9, 53, 63. maddeleri gereği mahkumiyete dair istinaf başvurusunun esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 karar sayılı kararında ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle; örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olduğunun kabul edildiği dikkate alınarak, somut dosyada ByLock kullandığını kabul etmeyen sanığın ByLock kullanıcısı olup olmadığının atılı suçun vasfının tayini açısından belirleyici nitelikte olması karşısında; temyiz aşamasında dosyaya gelen ve sanığın ByLock kullanıcısı olduğunu bildiren ByLock tespit değerlendirme tutanağının, yine istinaf aşamasından sonra dosyaya gönderildiği anlaşılan, sanığın ikametinde ele geçirilen dijital materyaller üzerinde
yapılan incelemeye dair rapor ile 02.11.2017 tarihli Veri İnceleme Raporunun CMK’nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra yargılamaya devamla bir hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Kabul ve uygulamaya göre de ;
Sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan arttırım yapılırken uygulama maddesinin 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddesi yerine 5/2 maddesi olarak gösterilmesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebeplerden dolayı hükmün CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 31.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.