Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : Suça sürüklenen çocuklar ..., ..., ..., ... için ayrı ayrı: TCK" nın 179/1, 31/3, 62, 50/3-1-a, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet
Suça sürüklenen çocuk ... hakkında- TCK"nın 179/1, 31/2, 62, 50/3-1-a, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan suça sürüklenen çcukların ayrı ayrı mahkumiyetine ilişkin hükümler, suça sürüklenen çocuklar ..., ..., ..., ... müdafii ile suça sürüklenen çocuk ... müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Suça sürüklenen çocuklar ..., ..., ... ve ...’un mahkumiyetlerine ilişkin hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Suça sürüklenen çocuklar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ..."in 15/05/2014 günü buluştukları, bir süre kendi aralarında oynadıkları, daha sonra ... Mahallesi Çevre yolu Bulvarı civarına giderek, çevre yolu üzerine taş, plastik ve teneke koymak konusunda aralarında anlaşma yaptıkları, bu anlaşma kapsamında bahsi geçen sert cisimleri yolun ortasına dizerek trafik güvenliğini tehlikeye düşürdükleri, bu esnada çevre yolu üzerinde ... plaka sayılı aracı ile seyir halinde olan katılan ..."ın yolda dizili sert cisimlere çarparak direksiyon hakimiyetini yitirip kaza geçirdiği, kaza neticesinde basit tıbbi müdahale ile giderilecek şekilde yaralandığı iddiasıyla açılan davada, suça sürüklenen çocuklar ..., ..., ..., ... ve ... tüm ifadelerinde atılı suçlamayı kabul etmeyerek, bahse konu yola taşları suça sürüklenen çocuk ...’in dizdiğini, tenekeyi de suça sürüklenen çocuk ...’in koyduğunu, kendilerinin yolun kenarında beklediklerini beyan ettikleri, suça sürüklenen çocuk ...’in de savcılık beyanında, ...’nın yola taş attığını, sonra yola plastik teneke dizdiklerini beyan ettiği, ancak mahkemedeki savunmasında yanlarında bulunan arkadaşlarının kendilerine eşlik ettiğini, ancak yola bir şey koymadıklarını beyan etmesi karşısında, suça sürüklenen çocuklar ..., ..., ... ve ...’un atılı suçu işlediklerine ilişkin kesin, inandırıcı, mahkumiyete yeterli delil bulunmadığı gözetilmeden, atılı suçtan beraatleri yerine yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,
Kabul ve uygulamaya göre de;
Meydana gelen olayda somut zararın gerçekleştiği gözetilerek, suça sürüklenen çocukların taksirle yaralama suçundan TCK"nın 89/1 maddesi gereğince cezalandırılmalarına, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan ise hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmesi gerektiği düşünülmeden, yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, suça sürüklenen çocuklar müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA,
2- Suça sürüklenen çocuk ..."in mahkumiyetine ilişkin hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesine gelince;
Dairemizin istikrar kazanan uygulamasına göre; her iki suçun birlikte işlendiği hallerde, sanığın hangi suç nedeniyle cezalandırılacağı belirlenirken, suçlar için kanunda öngörülen cezaların ağırlığının değil, zarar suçu-tehlike suçu kriterinin esas alınması gerektiği, Bu kapsamda; suça sürüklenen çocuğun taksirle yaralama suçundan cezalandırılmasının mümkün olduğu ahvalde sadece taksirle yaralama suçundan, kovuşturma şartı olan şikayetin gerçekleşmemesi, şikayetten vazgeçme ya da uzlaşmanın gerçekleşmesi nedeniyle taksirle yaralama suçundan cezalandırmanın mümkün olmadığı ahvalde ise trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan cezalandırılmasına karar verileceği, somut olayda; suça sürüklenen çocukların taksirle yaralama eylemini işlemesi, basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralanan katılanın şikayetçi olması ve uzlaşmanın sağlanamamış bulunması karşısında, suça sürüklenen çocuğun taksirle yaralama suçundan TCK"nın 89/1 maddesi gereğince cezalandırılmasına, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan ise hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, suça sürüklenen çocuk müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 29/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.