12. Ceza Dairesi Esas No: 2018/1569 Karar No: 2018/3650 Karar Tarihi: 29.03.2018
Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018/1569 Esas 2018/3650 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bu mahkeme kararı, taksirle öldürme suçundan sanık hakkında verilen hapis cezasının adli para cezasına çevirilmemesiyle ilgilidir. Bu kararın bozulmasının sebebi, önceki bozma ilamına uyulmamasıdır ve hüküm, dosya kapsamı ile uyumlu olmayacak şekilde verilmiştir. Mahkeme, yasa dışı bir şekilde sanığın hapis cezasını adli para cezasına çevirmediği için bozulmuştur. Kanun maddeleri ise TCK'nın 85/2, 62, 53/6, 50/4 ve 50/1-a maddeleridir. TCK'nın 50/4. maddesi atfıyla aynı Kanun'un 50/1-a maddesinin sanık hakkında uygulanıp uygulanmamasına karar verilirken, sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu, yargılama sürecinde duyduğu pişmanlık ve suçun işlenmesindeki özellikler nazara alınarak, dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar isabetle değerlendirilip, denetime olanak verecek ve somut gerekçeler de gösterilmek suretiyle takdir hakkının kullanılması gerektiği gözetilmeden cezasında takdiri indirim yapılan ve dosya içeriğindeki delillere göre olumsuz bir kişiliği belirlenemeyen sabıkasız sanık hakkında, “Suç
12. Ceza Dairesi 2018/1569 E. , 2018/3650 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle öldürme Hüküm : TCK"nın 85/2, 62, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Bozma ilamına uyurlarak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin kusura, eksik inceleme yapıldığına, ceza miktarına, katılanlar vekilinin bilinçli taksir koşullarının oluştuğuna, ceza miktarına ve sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; Dairemizin 14.02.2017 tarihli 2017/901 esas, 2017/1046 karar sayılı ilamı ile "TCK"nın 50/4. maddesi atfıyla aynı Kanun"un 50/1-a maddesinin sanık hakkında uygulanıp uygulanmamasına karar verilirken, sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu, yargılama sürecinde duyduğu pişmanlık ve suçun işlenmesindeki özellikler nazara alınarak, dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar isabetle değerlendirilip, denetime olanak verecek ve somut gerekçeler de gösterilmek suretiyle takdir hakkının kullanılması gerektiği gözetilmeden, cezasında takdiri indirim yapılan ve dosya içeriğindeki delillere göre olumsuz bir kişiliği belirlenemeyen sabıkasız sanık hakkında, “Suçun işlenmesindeki özellikler ve sanığın suça eğilimli kişilik özellikleri nazara alınarak 5237 sayılı TCK"nın 50/4. maddesi uyarınca sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 50/1. maddesindeki seçenek yaptırımlardan herhangi birinin tatbikine takdiren yer olmadığına” şeklindeki, yasal ve yeterli olmayan gerekçelerle sanık hakkında hükmolunan 5 yıl hapis cezasının adli para cezasına çevrilmemesine karar verilmesi" gerekçesiyle mahkemenin 30.12.2014 tarih, 2014/347 esas, 2014/455 karar sayılı kararının bozulmasına karar verilmesine ve mahkemece bozma ilamına uyulmasına rağmen tekrar "suçun işlenmesindeki özellikler" gerekçe gösterilerek ve bozma ilamını etkisiz kılacak şekilde, dosya kapsamı ile de uyumlu olmayacak şekilde sanık hakkında hükmedilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmemesine karar verilmesi, Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 29/03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.