21. Hukuk Dairesi 2015/1020 E. , 2015/13235 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, kuruma bildirilen ve primleri de yatırılmış olduğu bildirilen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davacı ve davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurum vekili ile davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava; davacının 506 sayılı Yasa kapsamında geçen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece; davacının ...adına kayıtlı olan işyerinde 01.06.1987 tarihinde sigortalı olarak işe girdiğinin ve aynı işyerinde; 01.06.1987 – 01.09.1987 tarihleri arasındaki dönemde 90 gün süreyle ve ücret bordrolarında belirtildiği şekilde aylık brüt 194.700 TL ücret karşılığında, 01.09.1987 – 31.12.1987 tarihleri arasındaki dönemde 120 gün süreyle ve ücret bordrolarında belirtildiği şekilde aylık brüt 297.000 TL ücret karşılığında hizmet akdiyle çalıştığının ve bu sürelerin sigorta kapsamında kaldığının tespitine, fazlaya yönelik istem ve davanın reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; önce babasına ait konfeksiyon işyerinde, daha sonra da yine babasına ait market işyerinde çalıştığını beyan eden davacı adına konfeksiyon işyerinden 01.06.1987 tarihli işe giriş bildirgesi düzenlendiği ve 01.06.1987 – 31.12.1987 tarihleri arasındaki çalışmasının davalı Kurum"a bildirildiği, davacının babasının 01.08.1984 – 16.04.1994 tarihleri arasında konfeksiyon işyerinden vergi kaydı bulunduğu, bordro tanığı olarak dinlenilen ve davacının kardeşi olan ... tarafından; babalarına ait konfeksiyon işyerinde kardeşleri ile birlikte çalıştıklarının, kendilerinden başka 15-20 çlışan daha olduğunun, konfeksiyon atölyesinin 10 yıl kadar çalıştığının, daha sonra babalarının market açtığının ve davacının markette de 5 yıl kadar çalıştığının beyan edildiği, komşu işyeri tanıklarının araştırılmadığı, ancak komşu işyerlerinde çalıştıklarını beyan eden davacı tanıkları tarafından davacının her iki işyerindeki çalışmalarının da doğrulandığı anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Somut olayda ise; davacının hizmet cetvelinde görünen ve davalı Kurum"a bildirilen 01.06.1987 – 31.12.1987 tarihleri arasındaki çalışmalarının yeniden tespitinde hukuki yarar bulunmadığı göz ardı edilerek, ayrıca; dava dilekçesi açıklattırılmadan, davacı hizmet tespiti talep etmekte ise talep ettiği süre ve çalışmaların geçtiğini iddia ettiği işyeri açıklattırılmadan, bu itibarla davalı işveren davaya dahil edilmeden sonuca gidilmesi isabetsiz olmuştur.
Mahkemece yapılacak iş; öncelikle davacıya dava dilekçesini açıklattırarak, talep ettiği süre ve çalışmaların geçtiğini iddia ettiği işyerini belirlemek, daha sonra davacı tarafından bildirilen işvereni davaya dahil etmek, söz konusu işyerinin talep edilen döneme ait tüm dönem bordrolarını dosya arasına alarak re"sen seçilecek bordro tanıklarını dinlemek, zabıta marifeti ile ya da davalı Kurum"dan sorarak talep edilen dönemde davalı işyerine komşu işyeri sahipleri ile ile bu işyerlerindeki çalışmaları kayıtlara geçmiş çalışanları tespit ederek dinlemek, davacı tanıklarının gerçekten komşu işyeri tanıkları olup olmadıklarının tespiti için zabıta araştırması yaptırmak ve böylece toplanan deliller değerlendirilmek sureti ile, davalı Kurum"a bildirilen süreler de dikkate alınarak, varılacak sonuca göre hüküm kurmaktan ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalı Kurum vekili ile davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine 09/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.