14. Ceza Dairesi 2013/6306 E. , 2015/697 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (tüm sanıklar)
HÜKÜM : Sanıklar ..., ..., ..., ..., ... ve ..."ün atılı suçlardan beraatlerine, sanık ..."ın reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan mahkûmiyetine ve diğer atılı suçtan beraatine
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... haklarında atılı suçlardan verilen beraat hükümleri ile sanık ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan beraat hükmünün incelenmesinde;
Katılan mağdure mahkemece dinlenirken yanında CMK.nın 236/3. maddesine aykırı olarak psikoloji, psikiyatri, tıp veya eğitim alanında uzman bir kişi bulundurulmamış ise de; inceleme tarihi itibarıyla katılan mağdure 18 yaşını tamamlamış olup bu hususun telafisi mümkün olmadığından, bozma nedeni yapılmamıştır.
Delilleri takdir ve gerekçesi gösterilmek suretiyle verilen beraat hükümleri usul ve kanuna uygun olduğundan, katılan mağdure vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
Sanık ... hakkında reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün 28.06.2014 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda değişiklik yapan 6545 sayılı Kanun ile getirilen düzenlemeler de gözetilerek yapılan temyiz incelemesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250 Esas, 2009/13 Karar sayılı kararında kabul edildiği gibi, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde dikkate alınacak zararda, mahkemece kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenecek maddi zararların esas alınması, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, olayda katılan mağdurenin tazminat talebinde bulunmadığı, dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde atılı suçtan doğan herhangi bir maddi zararın da bulunmadığı, sanık hakkında, 5271 sayılı CMK.nın 231. maddesinin 6. fıkrasının (b) bendinde belirtilen “Sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması” koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi ve Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde takdirin gerekçelerinin kararda gösterilmesi gerekirken, “Sanığın eylemi ile verdiği zararı karşılamadığı gibi kanuni koşulları da oluşmadığından” biçimindeki kanuni ve yeterli olmayan gerekçe ile sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı, katılan mağdure vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.