Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/8267 Esas 2016/3075 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/8267
Karar No: 2016/3075
Karar Tarihi: 21.03.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/8267 Esas 2016/3075 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, sözleşmeye dayanarak kullandırılan krediye davalının müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imza attığını ancak borcunu ödememekte ısrar ettiğini ileri sürerek alacağın faiziyle tahsilini talep etmiştir. Davalı cevap vermemiştir. Mahkeme, daha önce verilen kararın davalının temyizi üzerine bozulduğunu belirterek dava konusu uyuşmazlığa ilişkin yürütülmekte olan cezai soruşturmanın hukuki sonuçlarının dikkate alınması gerektiğini belirtmiştir. Sonuç olarak, dava reddedilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- Borçlar Kanunu'nun 53. Maddesi: Ceza Davasının Hukuki Sonuçları.
11. Hukuk Dairesi         2015/8267 E.  ,  2016/3075 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen davada.... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 27/11/2014 tarih ve 2013/1039-2014/1047 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, 01/05/2005 tarihli genel ticari sözleşmesine dayanılarak kullandırılan 30.000 TL krediye davalının müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imza attığını, söz konusu kredi sözleşmesi uyarınca muaccel olan borçların ödememesi üzerine müvekkili tarafından noter aracılığıyla davalıya muacceliyet ihbarnamesi tebliğ edildiğini, ancak davalının borcunu ödememekte ısrar ettiğini ileri sürerek şimdilik 7.000 TL alacağın kredi kullandırım tarihinden itibaren ticari kredi temerrüt faiz oranları üzerinden işleyecek faizi,... ve sair ferileri ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, 11/01/2011 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 34.647,60 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı cevap vermemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, daha öncesinde davanın kabulüne ilişkin verilen kararın davalının temyizi üzerine dava konusu uyuşmazlığa ilişkin yürütülmekte olan cezai soruşturmanın hukuki sonuçlarının BK"nın 53. maddesi çerçevesinde dikkate alınması gerektiği belirtilmek suretiyle bozulduğu, mahkemece bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunduğu, bozma ilamında belirtilen.... Ağır Ceza Mahkemesi"nin 2014/9 esas sayılı dosyasında yargılamanın halen devam ettiği 48 klasörden oluşan dosyanın 15.10.2014 tarihli celsesinde bilirkişi incelemesi yapılmak üzere ara kararı tesis edildiği dosyanın kapsamı itibariyle ne zaman sonuçlanacağının belli olmadığı, bu nedenle dosyanın akıbetinin beklenilmesine gerek bulunmadığı, davacı banka şubesince yapılan soruşturma sonrasında düzenlenen müfettiş raporunda ayrıntılı olarak belirtildiği üzere davacı banka şubesi yetkilileri ile dava dışı.... şirketi yetkililerinin birlikte hareket ederek fotokopi ve sahte belgeler ile davalının iradesini fesada uğratıp adına tanzim edildiğini düşündüğü kredi sözleşmesine imza attığı kanısıyla daha öncesinde tanımadığı dava dışı...."in kullandığı kredi sözleşmesine müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imza attırıldığı, bu suretle kullanılan kredinin dava dışı.... şirketi hesabına aktarıldığı hiç kimsenin kendi kusurundan lehine hukuki sonuç elde edemeyeceği güven kurumu olan bankanın ağır kusuru ile verilmemesi gereken bir krediyi tahsis ettiği ve dava dışı şirket adına kullandırdığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 21/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.