16. Hukuk Dairesi 2015/17717 E. , 2017/6352 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan 108 ada 3, 4 ve 12 parsel sayılı sırasıyla 5.981.93, 7.133.45 ve 4.110,59 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ölü olduğu tutanağın beyanlar hanesinde gösterilerek davalılar murisi ... adına tespit edilmiştir. Davacı ..., tapu kaydına dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine çekişmeli taşınmazların tespit gibi tescillerine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve davacı vekilinin dosyada yer alan davadan feragat yetkisini de içerir vekaletname uyarınca keşifte 108 ada 4 parsel yönünden davadan feragat ettiğinin anlaşılmasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle bu taşınmaz hakkındaki usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
2- 108 ada 3 ve 12 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece, çekişmeli taşınmazlar üzerinde davalı taraf yararına kazandırıcı zamanaşımı yoluyla mülk edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Davacı ..., 13.7.2004 tarih 1 ve 2 sıra numaralı tapu kayıtlarına dayanmıştır. Buna karşın; mahkemece, taşınmaz başında 02.05.2014 tarihinde yapılan keşifte davacı tarafın dayandığı tapu kayıtlarındaki hudutlar tek tek okunmak suretiyle kayıt uygulaması yapılmamış, bilirkişi ve tanıkların gösterdiği sınırlar haritasında işaretlenmemiş, uygulamada komşu parsel tutanak ve dayanaklarından da yararlanılmamıştır. Hal böyle olunca; sağlıklı sonuca varılabilmesi için mahallinde yerel bilirkişiler, taraf tanıkları ve uzman bilirkişiler huzuruyla yeniden keşif yapılmalı, keşif sırasında davacının dayandığı tapu kayıtları oluşumundan itibaren tüm tedavülleriyle birlikte okunup hudutlar mahalli bilirkişilere zeminde tek tek göstertilmeli, bilirkişilerin gösteremediği hudutların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı, teknik bilirkişiye yerel bilirkişi ve tanıkların gösterdiği hudutlar haritasında işaret ettirilmeli, dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan davaya konu edilen taşınmazların öncesinde kime ait olduğu, kimden kime kaldığı, kim tarafından ne zamandan beri ne şekilde kullanıldığı hususunda maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeli, uzman ziraat mühendisinden arazinin niteliğiyle ilgili ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, fen bilirkişisine uygulanan tapu kaydının ve varsa haritasının kapsadığı alanı gösterir ve keşfi takibe imkan verir krokili rapor düzenlettirilmeli, tapu kayıtlarının çekişmeli taşınmazları kapsadığının anlaşılması halinde davacı tarafın tapu dışı satın almaya dayandığı göz önüne alınarak bu olgunun dayanağını oluşturan 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 13/B-b maddesi hükmünde öngörülen koşulların davalı taraf yararına gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenmeli, tapu kayıtların uymaması halinde ise uyuşmazlığın Kadastro Kanunu"nun 14. maddesinde belirtilen zilyetlik koşullarına göre çözümleneceği dikkate alınmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 10.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.