15. Hukuk Dairesi 2016/4875 E. , 2018/872 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinin idare mahkemesinin kararı üzerine feshi nedeniyle menfi zarar, kâr kaybı, imalât bedeli ve faiz alacaklarının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın teminat mektubu, ... sigorta poliçesi bedeli, personel gideri, bakiye imalât bedeli, hafriyat nedeniyle yapılan fazla ödeme ve hakediş bedelinin geç ödenmesi sonucu faiz alacakları yönünden davanın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin istemin reddine dair verilen karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle teminat mektubu komisyon bedeli ile ... sigorta poliçesi için ödenen bedelin tahsili yönünden verilen kararda isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 8.2.1.1. maddesinde, Yapım İşleri Genel Şartnamesi, sözleşmenin ekleri arasında sayılmıştır. Anılan şartnamenin geçici hakediş raporlarıyla ilgili 39. maddesinin 3/e ve kesin hakediş raporuyla hesap kesilmesi başlıklı 40. maddesinin 9. bendi gereğince yüklenicinin hakedişlere itirazı olduğu taktirde karşı görüşlerinin neler olduğunu ve dayandığı gerekçeleri idareye vereceği ve bir örneğini de hakediş raporuna ekleyeceği dilekçesinde açıklaması ve hakediş raporunu idareye verilen ... tarihli dilekçemde yazılı ihtirazî kayıtla cümlesini yazarak imzalaması gerektiği, yüklenici itirazlarını bu şekilde bildirmediği taktirde hakedişi olduğu gibi kabul etmiş sayılacağı belirtilmiştir. Anılan şartnamede yapılan bu düzenleme 6100 sayılı HMK"nın 193. maddesi gereğince delil sözleşmesi niteliğinde olduğundan, görevi gereğince mahkemeler ve temyiz halinde Yargıtay tarafından kendiliğinden göz önünde tutulur.
08.11.2013 tarihinde düzenlenen sözleşme fesih tespit hakedişinde, hakedişin düzenlendiği tarihe kadar davacının gerçekleştirdiği imalâtta hakettiği bedel 43.047,62 TL belirlenmiş olup yüklenici tarafından hakedilen iş ve imalât bedelinin daha fazla olduğuna dair hakedişe usulüne uygun ihtirazî kayıt konulmamıştır.
Davacının söz konusu hakedişle ilgili talebi, dava dilekçesinin sonuç ve istem kısmı 3/a bendine göre 38.047,62 TL"nin, 08.11.2013 tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte tahsili talep edilmiş, bu hakedişten 18.03.2014 tarihinde yapılan 5.000,00 TL ile ilgili asıl alacak talebinde bulunulmamış, bu miktar ödemenin hakediş tarihinden 18.03.2014 tarihine kadar işleyecek faizi
talep edilmiştir. Sözleşmede hakedişlerle ilgili kesin vade bulunmadığı gibi, 08.11.2013 tarihli hakedişten sonra 6098 sayılı TBK"nın 117. maddesi hükmünce ödenmesi talep edilmek suretiyle davalı iş sahibi temerrüde düşürülmemiştir. Hakedişin düzenlendiği tarihin temerrüt tarihi olarak kabulü mümkün değildir.
Bu durumda mahkemece 38.047.62 TL"lik bakiye fesih hakediş alacağı yönünden dava tarihi itibariyle temerrüt gerçekleştiğinden, davalının hakediş alacağının bu kısmının 16.06.2014 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle sorumlu tutulmasına, daha önceki bir tarihten faiz işletilmesi talebiyle 18.03.2014 tarihinde ödendiğini kabul ettiği 5.000,00 TL alacağıyla ilgili işlemiş faiz talebinin reddine ve gerçekleştirdiği imalât bedeliyle ilgili hakediş tutanağı ihtirazî kayıtsız imzalanmış olması nedeniyle hafriyat işlerinden dolayı daha fazla masraf yaptığı ve bedel ödediğine dair talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucu, hafriyat işlerinden dolayı davacı zararının bulunduğuna hükmedilmesi ve hakediş alacağıyla ilgili yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
Öte yandan sözleşmenin feshinde taraflar kusursuz olduklarından davacı imalât bedeline dahil edilmesi gereken ve bedelini hakediş tutanağı ile aldığı teknik personel ve bekçi istihdamı gideri dışındaki giderleri talep edebilir ise de; hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda belirtilen şekilde bir ayrım yapılmamıştır. Bu halde davacının fesih tarihine kadar yaptığı teknik personel ve bekçi giderleriyle ilgili, gerçekleştirdiği ve bedelini kısmen tahsil ettiği ve tahsiline hükmedilen hafriyat bedeli içerisinde kalan ve isabet eden teknik personel ve bekçi giderleri düşülerek istenebilecek teknik personel ve bekçi giderleri konusunda hükme esas alınan raporu düzenleyen bilirkişi kurulundan gerekçeli ve denetime elverişli ek rapor alınıp değerlendirilmek suretiyle bu istekle ilgili sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme sonucu, bu alacak kalemiyle ilgili istemin aynen kabulü de doğru olmamıştır.
Kararın belirtilen sebeplerle bozulması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulüyle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 12.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.