
Esas No: 2015/17676
Karar No: 2017/6347
Karar Tarihi: 10.10.2017
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/17676 Esas 2017/6347 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan 118 ada 17 parsel sayılı 9.528,29 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz Asliye Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduğundan söz edilerek malik hanesi açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiştir. Davacı ... tarafından Hazine ve ... Köyü Tüzel Kişiliği aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan tescil davası, davaya konu olan parsel hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro Mahkemesinde, çekişmeli parsel tutanağı ile aktarılan dava dosyası birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davacının davasının kabulüne, çekişmeli 118 ada 17 parsel sayılı taşınmazın tarla vasfıyla ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davacı lehine imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile mülk edinme şartlarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de; yapılan araştırma inceleme ve uygulama hüküm için yeterli bulunmamaktadır. Bir arazinin kullanım süresi ile niteliğini ve üzerindeki imar-ihya işlemlerinin tamamlandığı tarihi en iyi belirleme yöntemi hava fotoğraflarıdır. Mahkemece, tek bir tarihe ait (1986) hava fotoğrafları üzerinden orman mühendisi bilirkişi eli ile inceleme yaptırılmış, belirtilen tarihteki hava fotoğrafında taşınmaz işlenmemiş doğal halinde olup, toprağın işlenmesi ve arazinin ıslah edilerek tarım ve ziraat arazisi niteliğine dönüştürülmesinin sonraki tarihte gerçekleştiği belirtildiği halde, özellikle dava tarihinin 2011 yılı olduğu da gözetilerek 1986 tarihinden sonrasına ait hava fotoğrafı bulunup bulunmadığı araştırılıp, varsa bu hava fotoğrafları üzerinden jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiye inceleme yaptırılarak taşınmazdaki imar-ihya faaliyetinin ne zaman başlayıp-bitirildiği net olarak ortaya konulması gerekirken, tek bir tarihe ait hava fotoğrafı incelemesi ile yetinilmiştir.
Ayrıca taşınmazın sınırında dere bulunduğu halde jeolog bilirkişiden taşınmazın niteliği ve dere etkisi altında olup olmadığı hususlarında rapor da alınmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak hüküm kurulamaz. Hal böyle olunca; öncelikle, dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ait üç farklı tarihe ait hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığı"ndan tarihleri açıkça yazılmak suretiyle istenilerek (bulunması halinde) dosya arasına konulmalı, bundan sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, ziraat mühendisi bilirkişi, jeolog bilirkişi ve fen bilirkişisinin katılımı ile yeniden keşif yapılmalıdır. Taşınmaz başında yapılacak keşif sırasında; mahalli bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, taşınmazın imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın ne zaman başlayıp bitirildiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı, ziraat mühendisi bilirkişiden çekişmeli taşınmazın toprak yapısı ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şekli ve süresini, taşınmaz üzerindeki bitki örtüsünü, dava konusu taşınmazın imar-ihyaya konu olmaya başladığı ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir ve komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarını da içerir ayrıntılı ve gerekçeli, jeolog bilirkişiden ise taşınmazın niteliği, komşusunda bulunan dere etkisi altında olup olmadığı ve aktif dere yatağında bulunup bulunmadığı hususlarındaki değerlendirmeyi içerir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, fen bilirkişine ise keşfi takibe elverişli krokili rapor düzenlettirilmeli, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişiye dava konusu taşınmazın dava tarihine göre 15-20-25 yıl öncesine ait ve üç ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik hava fotoğrafları tevdi edilip stereoskop aletiyle incelemesi yaptırılarak; bu yerin önceki ve şimdiki niteliğinin, imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığının ve tamamlandığının, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılmalı, keşifteki tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, daha sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 10.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.