10. Hukuk Dairesi 2018/827 E. , 2018/5287 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozmaya uyularak, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, taraf avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Eldeki davada, mahkemece verilen ilk karar, dairemizin 22.06.2015 günlü ve 2014/10511 Esas - 2015/12410 Karar sayılı ilamıyla; “davanın yasal dayanağının 5510 sayılı Yasanın 21 ve 12. maddeleri olduğu bu kapsamda davalı şirket ile ... Büyükşehir Belediyesi arasındaki asıl işveren-taşeron ilişkisinin irdelenmesi gerektiğini, bu kapsamda teselsüle dayalı olarak açılmadığı anlaşılan eldeki davada ceza ve tazminat davalarının da dikkate alınarak ayrı ayrı kusur tespiti yapıldıktan sonra gerçek zarar hesabı yapılması ile davacı kurum alacağının usulünce belirlenmesi” gereğine işaret edilerek, inceleme ve araştırma yapılmak üzere bozulmuştur.
Mahkemenin, Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine, o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. “Usuli kazanılmış hak” olarak tanımlayacağımız bu olgu; mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirdiği gibi, mahkemenin kararını bozmuş olan Yargıtay Hukuk Dairesince; sonradan, ilk bozma kararı ile benimsemiş olduğu esaslara usuli kazanılmış hakka aykırı bir şekilde, ikinci bir bozma kararı verilememektedir (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı, Hukuk Genel Kurulu’nun 12.07.2006 gün, 2006/9-508 E., 2006/521 sayılı kararı).
Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğabileceği gibi, bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usuli kazanılmış hak gerçekleşebilir. (Prof. Dr. Baki KURU, Usuli Müktesep Hak (Usule İlişkin Kazanılmış Hak) Dr. A. Recai Seçkin’e Armağan, ... Üniversitesi Hukuk Fakültesi Yayınları No. 351 ..., 1974, sayfa 395 vd.)
Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur. (04.02.1959 gün ve 13/5 sayılı YİBK).
Eldeki davada ise bozmaya uyulmuş ise de, bozma gereklerinin yerine getirildiğinden bahsedilmesi mümkün değildir. Mahkemece esas alınan kusur raporunda, asıl işveren alt işveren ilişkisinin bulunmadığı kabul edilmesine rağmen, birlikte kusur dağılımına gidilmesi nedeniyle kendi içinde çelişki barındırdığı ve esas alınamayacağı hususu dikkate alınmalı, teselsüle dayalı olarak açılmadığı anlaşılan eldeki davada, ilk bozma kararımız çerçevesinde asıl işveren- alt işveren ilişkisinin varlığını denetleyen, davalı şirket ve dava dışı Belediye ile ceza davasında yargılaması yapılan diğer kişiler hakkında ayrı ayrı kusur irdelemesi yapan ve ilk bozma kararına uygun bir kusur raporu aldırıldıktan sonra, sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki esaslar gözetilmeksizin, eksik araştırma ve inceleme ile yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı biçimde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, taraf avukatlarının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davalı ... İmar İnş. Tic. Ltd. Şti’ne iadesine, 29/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.