Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/15520 Esas 2017/7211 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/15520
Karar No: 2017/7211
Karar Tarihi: 04.05.2017

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/15520 Esas 2017/7211 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2016/15520 E.  ,  2017/7211 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Alacaklı tarafından, borçlu aleyhine ... İş Mahkemesi"nin 2013/703 Esas, 2014/251 Karar sayılı 24.04.2014 tarihli ilamına dayalı olarak ücret alacakları ile mahkeme vekalet ücreti ve yargılama giderinin faizleri ile birlikte tahsili talebiyle genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlanmıştır. Borçlunun ödeme emri tebliğinden itibaren süresi içerisinde icra dairesine verdiği dilekçe ile borca ve fer"ilerine itirazla birlikte ödeme emrine takip dayanağı belgelerin yazılmadığı ve anılan belgelerin ödeme emrine eklemediğini iddia etmiştir. Alacaklının, borçlunun itirazı ile duran takibin devamını sağlamak amacıyla itirazın kaldırılması isteğiyle yaptığı başvuru üzerine mahkemece, icra emrinde takibe konu mahkeme kararının tarih ve sayısının yer almasının yeterli olup ayrıca icra emrine eklenmesinin zorunlu olmadığı, takibe dayanak ihtarnamenin de alacaklı tarafa gönderildiği ve bilgisi dahilinde olduğundan ve icra emrinde tarih ve sayısı yer aldığından icra emrine eklenmemesinin yasal eksiklik oluşturmayacağı gerekçesiyle istemin kabulü ile itirazın kesin olarak kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Borçlunun takibe dayanak evrakların ödeme emrine eklenmediğini ileri sürmesi şikayet niteliğinde olup icra mahkemesine başvurması gerekirken icra memurluğunda itiraz olarak ileri sürmesi hukuki sonuç doğurmayacağından alacaklının bu yöne ilişkin itirazın kaldırılması isteminin icra mahkemesince bu nedenle reddi gerekir.
    İİK.nun 68. maddesine göre, talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenitse, alacaklı itirazın kendisine tebliği tarihinden itibaren altı ay içinde itirazın kaldırılmasını isteyebilir.
    Somut olayda, takip dayanağı olan iş mahkemesi ilamının hüküm fıkrasının incelenmesinde; yargılama gideri ve avukatlık ücreti dışındaki kısımların eda hükmünü içermediği, dayanak ilamın 1-B ve 1-C nolu bentlerinde öngörülen hususlar yönünden, alacaklının borçlunun yanında tekrar işe başlamak için süresinde başvurup başvurmadığının belirlenmesi ile süresi içerisinde başvurusu halinde ise 4857 Sayılı İş Kanunu"nun 21. madde koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarının tespitinin yargılamayı gerektirdiği İİK."nun 68. maddesi kapsamında belge niteliğinde olmadığı anlaşılmaktadır.
    O halde mahkemece, alacaklının itirazının kaldırılması talebinin takip konusu yapılan mahkeme vekalet ücreti ve yargılama gideri yönünden kabulü, asıl alacak ve fer"ileri yönünden reddi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.