MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

1- Sanığın bir şekilde ele geçirdiği nüfus cüzdanı üzerine kendi fotoğrafını yapıştırmak suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddia ve kabul edilen kamu davasında; ayrıntıları Ceza Genel Kurulunun 14.10.2003 gün ve 232-250 sayılı, 09.10.2012 gün 2011/8-335 Esas 2012/1804 sayılı kararlarında da açıklandığı üzere, sahtecilik suçunun oluşabilmesi için belgenin nesnel olarak aldatıcılık niteliğinin bulunması ve keyfiyetin belgeden objektif olarak anlaşılması gerektiği, alınan bilirkişi raporunda fotoğrafın bulunduğu bölümün düzensiz yapıda olduğu, fotograf hanesi üzerindeki mühür izinin devam ve izdüşümünün fotoğraf üzerinde oluşmadığı belirtilmiş, aslı dosya içerisinde bulunan sahte nüfus cüzdanı üzerinde heyet olarak yapılan incelemede de, fotoğraf üzerinde bulunması gereken mühür izinin mevcut olmadığının ve belge üzerine yapıştırılmış fotoğrafın sonradan yapıştırılmış olduğunun çıplak gözle dahi anlaşılabilmiş olması karşısında, mevcut haliyle nüfus cüzdanı üzerinde yapılan sahteciliğin ilk bakışta farkedilebildiği ve belgenin aldatıcı niteliğinin bulunmadığı cihetle yasal unsurları itibarıyla oluşmayan "resmi belgede sahtecilik" suçundan sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi;
2- Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 22.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.