23. Hukuk Dairesi 2013/8564 E. , 2014/1527 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Bursa 5. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 19/07/2013
NUMARASI : 2012/17-2013/276
Taraflar arasındaki asıl ve birleştirilen alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl davada davalı-birleşen davada davacı şirket ile birleşen davada davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde asıl davada davalı-birleşen davada davacı şirket temsilcisi İ. S. A. ve birleşen davada davacı E.. S.. vekilleri Av. K.. İ.. ile asıl davada davacı-birleşen davada davalı kooperatif vekili Av. ... gelmiş olmasıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Asıl davada davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında imzalanan 01.03.2009 tarihli hizmet sözleşmesinin konusunun Türkiye genelinde faaliyet gösteren ulusal zincir mağazalar ve İstanbul ilindeki yerel zincir mağazalarda yapılan pazarlama faaliyetleri ile bu kapsamda faaliyet gösteren bayilere ilişkin bölge müdürlüğü oluşturulması, Marmara Birliğ"e ait her türlü ürünün satış ve pazarlama yöntemleri, operasyon, insan kaynakları, bilgi işlem sistemleri konularındaki faaliyetlerin yapılandırılmasında Marmarabirlik"e yönetim danışmanlığı ve organizatörlük hizmeti verilmesi ve ayrıca yurt içinde bulunan diğer bayiler ve satış etkinlikleri konusunda danışmanlık hizmeti verilmesi hususlarını kapsadığını, davalı şirket ve E. S. tarafından taahhüt edilmiş bulunan yıllık satış hedefinin asgari %80"i olan 11200 ton"un gerçekleşmediğinden ve sadece %48,63 oran karşılığında 6.808,814 kg. satışın yapılmış olması nedeni ile 01.03.2009 tarihli hizmet sözleşmesinin 26.02.2010 tarihli bildirim ile fesih edildiğini, feshi müteakip olarak sözleşmenin " Satış Hedefi ve Satışlarda Düşüş" başlıklı 5. maddesi uyarınca taahhüdün gerçekleşme oranı esas alınmak suretiyle yapılan hesaplama sonucunda ödemesi yapılan 140.000,00 TL (KDV hariç) ücretin 55.748,55 TL’nin kendilerine iadesinin gerektiğinin ortaya çıktığını ve Bursa 2. Noterliğinin 26/03/2010 tarih ve 06577 yevmiye numaralı bildirimi ile davalı ve E.. S..’e bu tutarın 31.05.2010 tarihine kadar iade edilmesinin talep edildiğini ileri sürerek, sözleşme gereğince sözleşmenin imza tarihi itibari ile yürürlüğe girdiğini belirterek davalıya ödenen 140.000,00 TL’den iade edilmesi gereken 55.748,55 TL’nin (KDV hariç) 01.06.2010 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş; birleşen davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Birleşen davada davacılar vekili, sözleşmenin tek taraflı ve haksız feshi ile müvekkilinin mağdur olduğunu, davalı kooperatifin yıllara oranla satış hacmini % 20 oranında artırdıklarını, sözleşme koşullarına uygun olarak birinci yıl için % 80 barajını aştıklarını ileri sürerek, yapılan hizmete karşılık müvekkilinin hak ettiği 72.975,00 TL’nin faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş; asıl davada davalı şirket vekili, her ne kadar sözleşme tarihi 01.03.2009 olsa da kooperatiften kaynaklanan sebeplerle fiilen çalışmaya başlama tarihinin 21.05.2009 olduğunu, çalışacak kişilerin organizasyonunun kooperatif tarafından yapıldığını, müvekkilinin kusuru olmadığını savunarak, asıl davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalı- birleşen davacının talimat mahkemesinde incelenen ticari defterlerinin usulüne uygun tutulmadığı, lehine delil teşkil etmediği, davacı- birleşen davada davalı kooperatifin ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğundan lehine delil teşkil ettiği, davacı-birleşen davada davalının sözleşmeyi haklı nedenlerle fesih ettiği ve asıl dava yönünden davacı tarafın davalı taraftan 31.05.2010 tarihi itibari ile 55.748,55 TL alacaklı olduğu gerekçesiyle, asıl davanın kabulü ile 55.748,55 TL"nin 01.06.2010’dan itibaren ticari faizi ile birlikte tahsiline; birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, asıl davada davalı-birleşen davada davacı şirket ile birleşen davada davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davada davalı-birleşen davada davacı şirket ile birleşen davada davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl davada davalı-birleşen davada davacı şirket ile birleşen davada davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan asıl davada davacı-birleşen davada davalı yararına takdir olunan 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin asıl davada davalı-birleşen davada davacı şirket ile birleşen davada davacıdan alınarak, asıl davada davacı-birleşen davada davalı kooperatife ödenmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlerden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 03.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.