1. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/18216 Karar No: 2017/2038 Karar Tarihi: 19.04.2017
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/18216 Esas 2017/2038 Karar Sayılı İlamı
1. Hukuk Dairesi 2016/18216 E. , 2017/2038 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen tapu kaydında düzeltim davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... "nün raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR- Dava, tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir. Davacı, mirasbırakan ...’nün 20116 ada 3 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, tapu kayıtlarında “ ... oğlu ...” olarak geçen isminin nüfus kayıtlarına uygun şekilde “ ... oğlu ...” olarak düzeltilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; çekişme konusu taşınmazın mirasbırakana ait olduğuna kanaat edinilemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriğinden, toplanan delillerden ve noksanın tamamlanması yoluyla getirtilen kayıt ve belgelerden; dava konusu arsa vasıflı 801m2 taşınmazın 15.04.1996 tarihli imar işlemi ile ... oğlu ... adına tescil edildiği, geldisi 1909 parsel sayılı bağ vasıflı taşınmazın 18.03.1953 tarihli tapulama işlemiyle aynı malik adına kaydedildiği, 03.12.1953 tarihli tapulama tutanağında “babası develi ...’ten ve taksimen 20 ila 25 sene önce oğlu ...’ye kaldığı ve halen malik sıfatıyla zilyet ve tasarrufunda bulunduğu anlaşılmakla...” şeklinde beyanla senetsizden tespit gördüğü, nüfus kaydına ilişkin tespite yarar başkaca bilgi bulunmadığı anlaşılmaktadır. Somut olayda, mahkemece 15.03.2016 tarihli keşifte dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarından mirasbırakanın bağ bozumu için taşınmazın bulunduğu mahalleye geldiği, imar sonucu yapılan değişikliklerden dolayı taşınmazı tam olarak tespit edemedikleri, ancak mirasbırakanın halk arasında ... olarak bilindiğini beyan ettikleri, taşınmazın boş arsa durumunda olup kimsenin kullanımında bulunmadığı, çekişme konusu parsele bitişik nizam bulunan 5(eski 1908) sayılı taşınmazın mirasbırakanın kardeşi ...’ye ait olduğu, kök muris ...’in mirasbırakan dahil olmak üzere taşınmazlarını mirasçılara paylaştırdığı, ...’in tüm mirasçılarının gösterir nüfus aile kayıt tablosunda ... oğlu ...’ye rastlanmadığı, yapılan zabıta araştırmasında kayıt malikinine rastlanmadığı, muhtarlık ilmuhaberinde ise aynı kişi olduklarının bildirildiği dosya kapsamıyla sabittir. Hâl böyle olunca; tapu kayıt maliki ... oğlu ...i ile davacının mirasbırakanı ...!nün aynı kişi olduğu saptanmış olup davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Davacının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi yollamasıyla) 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 19.04.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.