19. Hukuk Dairesi 2015/3726 E. , 2015/12108 K.
"İçtihat Metni"Davacı-karşı ve birleşen dosya davalısı ....vek. Av.... ile davalı-karşı ve birleşen dosya davacısı ....vek.Av.... arasında görülen dava hakkında .... Asliye Ticaret Mahkemesi"nden verilen 26/12/2013 gün ve 2013/70 - 2013/249 E.K.sayılı hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 10/11/2014 gün ve 2014/7868 - 2014/15914 E.K.sayılı ilamına karşı davacı-karşı ve birleşen dosya davalısı vekili tarafından süresi içinde karar düzeltme yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında imzalanan 07.01.2002 tarihli sözleşmeye göre, reklam panolarının pazarlanması işinin davalıya verildiğini ve davalının sözleşmeye göre kullanım bedeli ödemekle yükümlü olduğunu, ancak davalının kullanılan reklam panolarını eksik bildirdiğini ve bir kısmını da bedelsiz kullandırdığını, bu şekilde akde aykırı davranarak müvekkilinin zararına neden olduğunu ileri sürerek, toplam 750.000 TL.asıl alacağın işlemiş faiziyle tahsili için yapılan takibe vaki itirazın iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı savunmasında, eksik bildirimde bulunmadıkları gibi, bedelsiz kullandırılan reklam panolarının miktarını da davacının bildiğini beyan ederek davanın reddini istemiş, birleşen davası ile de, sözleşmenin haksız feshi nedeniyle uğranılan zarara karşılık 100.000 TL.tazminatın tahsilini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davanın davalısı ...., birleşen davacının haksız olarak tahsil ettiği bedelin iadesini karşı dava olarak talep etmiştir.
Mahkemece, asıl davada davacı ....nin davalının eksik bildirimi nedeniyle uğradığı 269.784.78 TL.asıl alacak ve bunun işlemiş faizi ile birlikte toplam 360.255.07 TL.alacak üzerinden itirazın iptaline, asıl davadaki fazla istemin ve birleşen dava ile birleşen dava içinde açılan karşı davanın reddine karar verilmiş, kararın taraf vekillerince temyizi üzerine Dairemizin 28.04.2010 tarih 2009/10858 Esas, 2010/5177 Karar sayılı ilamı ile hüküm;
“1-Birleşen dava içinde açılan karşı davanın reddinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve taraf vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Asıl ve ek bilirkişi raporlarına itiraz edildiğinden ve raporlar yetersiz olduğundan yeni bir rapor alınması gereklidir.”gerekçesiyle bozulmuştur.
Bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılamada, asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı ve birleşen davacı vekilinin temyizi üzerine, Dairemizce;
14.05.2012 tarih, 2012/2391 Esas, 2012/7907 Karar sayılı ilam ile;
“1-Davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Davalı, kullanılan ve pazarlanan bilboardların bir kısmının bedelsiz olarak kullandırıldığını davacının bildiğini, bunun için ücret talep edilemeyeceğini ileri sürdüğü ve bu yönde araştırma yapılmamasının eksik inceleme olduğu”gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, asıl davanın, birleşen davanın ve birleşen dava içinde açılan karşı davanın reddine karar verilmiş, hükmün taraf vekillerince temyizi üzerine Dairemizin 10.11.2014 tarih, 2014/7868 Esas, 2014/15914 Karar sayılı ilamı ile onanmış, onama kararına karşı asıl davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Yapılan inceleme sonucu, yerel mahkemece verilen 19.12.2011 tarih, 2010/578 Esas, 2011/693 Karar sayılı kararda, asıl davanın davacısı yönünden davanın taleple bağlı kalınarak kısmen kabulüne karar verilmiş, bu karar Dairemizin 14.05.2012 tarih, 2012/2391-7907 E.K.sayılı ilamı ile sadece bedelsiz kullandırılan bilboardların asıl davacı yönünden bilinip bilinmediğinin tespitine yönelik olarak bozulmuş olup, asıl davacı açısından eksik bildirimden doğan tazminat tutarı için kazanılmış hak oluşmuştur.
Bu durumda, yerel mahkemece, asıl davada 269.784.78 TL.asıl alacak, toplam 360.255.07 TL.alacağa vaki itirazın iptaline karar verilmek gerekirken, bozma ilamı hatalı yorumlanarak davanın reddi isabetsizdir gerekçesiyle yerel mahkemenin 26.12.2013 tarih, 2013/249 sayılı ilamının bozulması gerekirken, Dairemizin 10.11.2014 tarih, 2014/7868-15914 sayılı ilamı ile onandığı anlaşıldığından asıl davacı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Dairemizin 10.11.2014 tarih, 2014/7868-15914 sayılı onama kararının kaldırılmasına, yerel mahkeme hükmünün asıl davacı yararına BOZULMASINA, evvelce alınan onama harcı ile peşin harcın istek halinde iadesine, 06.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.