16. Ceza Dairesi 2017/3746 E. , 2018/3652 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 53, 58/9, 62, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Sanık hakkında UYAP’tan yapılan sorgulama ve hükümden sonra dosya içerisine konulduğu anlaşılan Kocaeli 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 31.05.2018 tarih ve 2017/135 esas sayılı yazısı ve eklerine göre; sanık hakkında FETÖ/PDY silahlı terör örgütü yöneticisi olmak suçundan Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığının 11.04.2018 gün 2018/3505 esas sayılı iddianamesiyle kamu davası açıldığı ve yargılamasının Kocaeli 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2018/135 esas sayılı dosyasında devam ettiği, yine Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2018/122 esasına kayden görülen dava dosyasında sanık hakkında FETÖ/PDY silahlı terör örgütü yöneticisi olmak, resmi belgede sahtecilik, kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcığa teşebbüs suçundan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 2018/3505 esas sayılı iddianamesiyle kamu davası açıldığı ve Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 19.06.2018 tarihli 2018/122 esas, 2018/870 sayılı dosyasında sanık hakkında silahlı terör örgütü üyeliği suçundan dolayı açılan kamu davasının 5271 sayılı CMK 223/7 maddesi gereğince reddine karar verildiğinin anlaşılması, yargılamaya konu iddianamede 2017/512 sayı ile yürütülen soruşturma kapsamındaki delillere ve verilere atıfta bulunulduğunun belirtildiğinin görülmesi karşısında; sanığa yüklenen silahlı terör örgütüne üye olma ve silahlı terör örgütü yöneticiliği suçlarının temadi eden suçlardan olduğu gözetilerek; bildirilen dava dosyalarının getirtilip incelenerek, kesinleşmiş ise onaylı sureti dosya içerisine alınıp, derdest ise iş bu dosya ile birleştirilerek tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayininde zorunluluk bulunması,
2-Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Dairemizin İlk Derece Mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 karar sayılı kararında bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle; örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olduğunun kabul edildiği dikkate alınarak, somut dosyada sanığın bylock kullanıcısı olup olmadığının atılı suçun vasfının tayini açısından belirleyici nitelikte olması karşısında; istinaf aşamasında dosya içerisine konulduğu anlaşılan ve sanığın bylock kullanıcısı olduğunu bildiren ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme tutanağının CMK"nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunarak diyecekleri sorulduktan sonra değerlendirilerek yargılama devamla bir hüküm kurulması gerekirken, TEM Şube Müdürlüğü tarafından düzenlenen yetersiz belgelere dayanarak ve sanığın bylock kullanıcısı olduğuna dair ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme raporunun dosyaya gelmesi beklenilmeden ve değerlendirilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
3-Silahlı terör örgütüne üye olma suçunun temadi eden suçlardan olduğu ve temadinin yakalanma ile kesildiği de nazara alındığında, sanık yönünden “30.12.2016” olan suç tarihinin "15.07.2016" olarak yazılması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebeplerden dolayı hükmün CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.