11. Ceza Dairesi 2017/5430 E. , 2017/8058 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Sanık ... ve temyiz dışı sanık ..."in, şikayetçi ..."in çalınan çantasındaki nüfus cüzdanı ve sürücü belgesini ele geçirip sahteleştirdikleri, ardından ..."in bonoya borçlu sıfatıyla şikayetçi adına imza atarak araç kiraladığı, sanık ..."in de bu eyleme iştirak etmesi neticesinde zincirleme biçimde resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddia ve kabul olunan davada; suça konu belgelerin dosya kapsamında bulunmaması, belgeler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmaması ve mahkemece belgeler üzerinde gözlem yapılmamış olması, sanık savunmalarının senedin unsurları tamamlanmış olarak verilip verilmediği noktasında çelişkili olması karşısında; maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeksizin tespiti açısından, öncelikle sanık savunmalarındaki çelişkilerin giderilmeye çalışılarak bononun sanıklar tarafından verildiği sırada unsurlarının tamamlanmış olup olmadığının araştırılması, yazıların ..."ya ait çıkması halinde bononun verildiğinde unsurlarının tam olmadığından hareketle özel belge sayılması gerektiği gözetilerek, yazıların aidiyeti hususunda rapor alınması; araç kiralama sözleşmesi ekinde nüfus cüzdanı ve sürücü belgesi fotokopisinin bulunması karşısında; onaysız fotokopilerin aldatıcılık niteliğinin bulunmayacağı gözetilerek belge asıllarının sözleşme düzenleme sırasında ibraz edilip edilmediği ve daha sonra muhafaza altına alınıp alınmadığı araştırılarak muhafaza altına alınmışsa celbi ile incelenmesi, sahte olduklarının/tahrif edildiklerinin sabit olması halinde, belgede sahtecilik suçunda aldatma niteliğinin bulunup bulunmadığının takdiri hakime ait olduğu cihetle, suça konu senet, nüfus cüzdanı ve sürücü belgesinin mahkemece incelenmesi, özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması ve denetime olanak verecek şekilde belge asıllarının dosya içine konulması, aldatıcılık niteliğinin ne şekilde oluştuğu kararda tartışılıp değerlendirildikten sonra sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulması,
2-5271 sayılı CMK"nın 225. maddesi uyarınca hükmün konusu duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiilden ibaret olup, iddianamade açıklanan ve suç oluşturduğu ileri sürülen fiilin dışına çıkılarak açılmayan davadan yargılama yapılıp hüküm kurulmasının mümkün bulunmadığı; Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 06.09.2012 tarih ve 2012/14541 Esas sayılı iddianamesinde; "... müştekiye ait nüfus cüzdanı ve sürücü belgesini bulup veya ele geçirip sahteleştirdikleri, ardından müşteki adına şüpheli ...in bonoya imza atarak ve şüpheli Kemal"in de bu eyleme iştirak etmesi neticesi zincirleme biçimde resmi belgede sahtecilik suçu işledikleri,..."denilmek sureti ile nüfus cüzdanı, sürücü belgesi ve bonoya ilişkin açılmış dava olduğu, araç kiralama sözleşmesine ilişkin açılmış dava bulunmadığı gözetilmeden, iddianame dışına çıkılarak, araç kiralama sözleşmesinin de zincirleme suç kapsamında girdiğinin kabul edilmesi,
3- Kabule göre de; 5237 sayılı TCK"nın 43/1. maddesine göre "Bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi durumunda ya da aynı suçun birden fazla kişiye karşı tek bir fiille işlenmesi" durumunda zincirleme suç hükümlerinin uygulanması mümkün olup; aynı anda işlenen eylemlerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığı, somut olayda suça konu sürücü belgesi ve nüfus cüzdanının araç kiralama sırasında düzenlenen bono ile aynı anda kullanıldığı dosya kapsamından belgelerin farklı tarihlerde düzenlendiği/ tahrif edildiğine dair kesin delil de bulunmadığı, TCK"nın 43. maddesi uyarınca fiilin aynı anda işlendiğinin kabul edilmesi gerekliliği nedeniyle zincirleme suç hükümlerinin uygulanamayacağı,ancak belge sayısı ve çeşitliliğinin TCK"nın 61. maddesine göre temel cezanın belirlenmesinde dikkate alınması gerektiği gözetilmeden yazılı şekide uygulama yapılması, Yasaya aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itarazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, kazanılmış hakların saklı tutulmasına, 22.11.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.