Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/14622
Karar No: 2015/12097
Karar Tarihi: 06.10.2015

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/14622 Esas 2015/12097 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2014/14622 E.  ,  2015/12097 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki asıl ve birleşen menfi tespit davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın konusuz kalmış olmasından dolayı bir karar verilmesine yer olmadığına, birleşen davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün temlik alan asıl dosya davalısı vekili ve temlik alan birleşen dosya davalısı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde temlik alan birleşen dosya davalısı ... ile vek. Av. ... gelmiş, diğer taraflardan kimse gelmemiş olduğundan onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçelerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    -KARAR-

    Davacı vekili, müvekkili şirket aleyhine girişilen icra takibine konu çeklerdeki imzaların, bir dönem davacı şirketi temsil ve ilzama yetkili eski yönetim kurulu üyeleri dava dışı ... ve ..."a ait olduğunu, yetkisiz temsilci olarak çekleri keşide ettiklerini iddia ederek borçlu olmadıklarının tespiti ile davalının tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... vekili, davanın açıldığı tarihte temlik olduğunu, müvekkilinin davada sıfatı bulunmadığını, kendilerine yönelik davanın husumetten reddi gerektiğini savunmuştur.
    Birleşen dosya davacısı vekili, aynı iddialarla asıl davaya konu icra takip dosyasındaki alacağı temlik alan davalı ..."ya borçlu olmadıklarının tespiti ile %40 tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Birleşen dosya davalısı vekili, müvekkilinin alacağını tahsil amacı ile dava dayanağı icra takip dosyasındaki alacağı temlik alan iyiniyetli üçüncü kişi olduğunu, davaya konu iddiaları bilebilecek durumda olmadığını, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini savunarak davanın reddi ile lehlerine tazminata karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre asıl dava davalısı ... tarafından, dava dayanağı icra dosyası alacağının birleşen dosya davalısı ..."ya temlik edildiği, bu nedenle hakkındaki davanın konusuz kaldığı ve hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerektiği,
    Birleşen dava yönünden ise, çeklerin keşide edildiği tarihte çekleri imzalayanların şirketi borçlandıracak, çek imzalayacak yetkilerinin bulunmadığı, şirket yetkilisi olmayan, şirketi borçlandırma yetkisi kalmayan ... ve ..."ın imzaladıkları çeklerden dolayı davacı şirketin borçlu olamayacağı, davacının tazminat isteminin şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle asıl davanın konusuz kalmasından dolayı bir karar verilmesine yer olmadığına,
    Birleşen davanın menfi tespit istemi yönünden kabulüne, davacının tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm temlik alan asıl dosya davalısı vekili ve temlik alan birleşen dosya davalısı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Birleştirilen davalar bağımsızlıklarını koruduklarından her ikisi yönünden ayrı ayrı hüküm kurulması gerekir. Nitekim yerel mahkemece asıl ve birleştirilen dava yönünden ayrı ayrı hüküm kurulmuştur. Ne var ki, birleştirilen dava bakımından kurulan hükümde yeterli bir gerekçeye yer verilmemiştir. Mahkeme kararlarının gerekçeli olma zorunluluğu T.C. Anayasası"nın 141/3 ve 6100 sayılı HMK"nun 297. maddesinde açıkça hükme bağlanmıştır. Mahkemece birleştirilen dava yönünden kurulan ve yeterli gerekçe içermeyen hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    Davacı taraf hem asıl dava da, hem de birleşen dava da dava konusu çeklerin, yetkisiz temsilci olarak eski yönetim kurulu üyelerinden dava dışı ... ve ... tarafından düzenlendiğini ileri sürmüş yerel mahkemece de çeklerin keşide tarihlerinde adı geçen şahısların şirket yetkilisi olmadıkları, bu nedenle davacı şirketin çekler nedeniyle borçlu olamayacağı gerekçesine dayalı olarak hüküm oluşturmuştur. Yerel mahkemenin bu yöndeki gerekçesi dosya içeriğine uygun düşmemektedir. Zira çeklerde imzası bulunan kişilerin, keşide tarihleri itibariyle davacı şirketi temsile yetkili oldukları dosyada bulunan Ticaret Sicil kayıtlarından anlaşılmaktadır. Mahkemece delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temlik alan asıl dosya davalısı ve temlik alan birleşen dosya davalısı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan temlik alan birleşen dava davalısı ... yararına takdir edilen 1.100.-TL. duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya ödenmesine, peşin harçların istek halinde iadesine, 06.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi