4. Ceza Dairesi 2014/5249 E. , 2015/1859 K.
"İçtihat Metni"Tebliğname No : KYB - 2014/23743
Hakaret suçundan suça sürüklenen çocuk C.. B.. hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 24/10/2013 tarihli ve 2013/10692 soruşturma sayılı iddianamenin, suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı Kanun"un 31/2. maddesi uyarınca rapor düzenlenmediği gerekçesiyle iadesine dair, Bakırköy 2. Çocuk Mahkemesinin 25/11/2013 tarihli ve 2013/715 sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin, Bakırköy 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinin 04/12/2013 tarihli ve 2013/349 değişik iş sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 27.01.2014 gün ve 23743 sayılı istem yazısıyla Dairemize gönderilen dava dosyası incelendi.
İstem yazısında; “1-Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim edilen 24/10/2013 tarihli iddianamenin UYAP ortamında 04/11/2013 tarihinde mahkemesine gönderildiği ve tevzii listesine göre de aynı gün fiziki olarak mahkemesine tevdii edildiği halde, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 174/1. maddesinde öngörülen 15 günlük iade süresi geçirildikten sonra 25/11/2013 tarihinde iade edildiği,
2- Bakırköy 2. Çocuk Mahkemesince suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı Kanun"un 31/2. maddesi uyarınca rapor düzenlenmediği gerekçesiyle iddianamenin iadesine karar verilmiş ise de, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 170/3. maddesinde iddianamede nelerin gösterileceği, aynı Kanun"un 174/1. maddesinde ise iddianamenin hangi hâllerde iadesine karar verileceğinin belirtildiği, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun, "Fiili işlediği sırada on iki yaşını doldurmuş olup da on beş yaşını doldurmamış olanların işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamaması veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişmemiş olması halinde ceza sorumluluğu yoktur. Ancak bu kişiler hakkında çocuklara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur." şeklindeki 31/2. maddesi karşısında, şüpheli hakkında soruşturma evresinde, işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılayamadığı veya davranışlarını yönlendirme yeteneğinin yeterince gelişmemiş olduğu yönünde rapor alınsa dahi, bu durumda olan şüpheli hakkında çocuklara özgü güvenlik tedbirine hükmedilmesi gerekeceğinden, bu yöndeki araştırma ve değerlendirmenin mahkemesine ait olduğu gözetilmeden, itirazın bu yönlerden kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
I-Olay:
Hakaret suçundan suça sürüklenen çocuk C.. B.. hakkında yapılan soruşturma sonucunda, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 24/10/2013 tarihli iddianamenin, Bakırköy 2. Çocuk Mahkemesince suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı Kanun"un 31/2. maddesi uyarınca rapor düzenlenmediği gerekçesiyle iadesine karar verildiği,
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının iade kararına itirazı üzerine, itirazı inceleyen Bakırköy 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesince itirazın reddine karar verildiği, kesin olan bu ret kararına karşı kanun yararına bozma talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır.
II- Kanun Yararına Bozma İstemine İlişkin Uyuşmazlığın Kapsamı:
İddianamenin iadesine karar veren mahkemenin, CMK’nın 174/1. maddesinde düzenlenen süre koşuluna riayet edip etmediği ve iade gerekçesinin hukuka uygun olup olmadığının belirlenmesine ilişkindir.
III- Hukuksal Değerlendirme:
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun “İddianamenin iadesi” başlıklı 174. maddesinde;
(1) Mahkeme tarafından, iddianamenin ve soruşturma evrakının verildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde soruşturma evresine ilişkin bütün belgeler incelendikten sonra, eksik veya hatalı noktalar belirtilmek suretiyle;
a) 170 inci Maddeye aykırı olarak düzenlenen,
b) Suçun sübûtuna etki edeceği mutlak sayılan mevcut bir delil toplanmadan düzenlenen,
c) Önödemeye veya uzlaşmaya tâbi olduğu soruşturma dosyasından açıkça anlaşılan işlerde önödeme veya uzlaşma usulü uygulanmaksızın düzenlenen,
İddianamenin Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine karar verilir.
(2) Suçun hukukî nitelendirilmesi sebebiyle iddianame iade edilemez.
(3) En geç birinci fıkrada belirtilen süre sonunda iade edilmeyen iddianame kabul edilmiş sayılır…..
(5) İade kararına karşı Cumhuriyet savcısı itiraz edebilir.” hükümleri yer almaktadır.
Bakırköy 2. Çocuk Mahkemesince CMK’nın 174. maddesi uyarınca verilen iddianamenin iadesi kararının gerekçesi, suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı Kanun"un 31/2. maddesi uyarınca rapor düzenlenmemesine ilişkindir.
İnceleme konusu somut olayda; suça sürüklenen çocuk C.. B.. hakkında İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından takibi yapılan 1550 numaralı hatta SMS göndererek hakaret suçunu işlediği iddiasıyla, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının 24.10.2013 tarihli iddianamesiyle kamu davası açıldığı, dosyanın zimmet listesine göre 04.11.2013 tarihinde mahkemeye teslim edildiği, iddianame ve eklerinin değerlendirilmesi sonucunda, Bakırköy 2. Çocuk Mahkemesinin 25/11/2013 tarihli kararı ile, suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı Kanun"un 31/2. maddesi uyarınca rapor alınmadığı gerekçesiyle iddianamenin iadesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Ceza Muhakemesi Kanunu’nda düzenlenen iddianamenin iadesi kurumu kanun koyucu tarafından belirli süreyle sınırlandırılmıştır. Buna göre mahkeme iddianame ve soruşturma evrakını inceleyerek, CMK’nın 174. maddesinde belirtilen iade koşullarının varlığı halinde, dosyanın tesliminden itibaren 15 gün içinde iade kararı vermesi gerekmektedir. Bu süre içerisinde iade kararı verilmemesi durumunda, CMK’nın 174/3. maddesine göre iddianame kabul edilmiş sayılacaktır.
Somut olayda, zimmet defterindeki bilgilere göre iddianamenin mahkemeye 04.11.2013 tarihinde teslim edildiği, ancak iade kararının 15 günlük süre geçtikten sonra 25/11/2013 tarihinde verildiği görülmektedir.
Bu itibarla, iddianamenin iadesi kararının yasal 15 günlük süreden sonra verildiği gözetilmeksizin, mercii tarafından itirazın reddine karar verilmesi hukuka aykırıdır.
IV- Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
1-Bakırköy 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinin 04/12/2013 tarih ve 2013/349 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2-Aynı Kanun maddesinin 4-a fıkrası gereğince sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına,
3-Bozma kararının niteliğine göre (2) nolu istemle ilgili olarak bu aşamada bir karar verilmesine yer olmadığına, 22.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.