16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/142 Karar No: 2018/3634 Karar Tarihi: 24.10.2018
Silahlı terör örgütüne üye olmak - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/142 Esas 2018/3634 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, Silahlı terör örgütüne üye olmak suçuna ilişkin verilen Bölge Adliye Mahkemesi hükmünü incelerken, bu hükmün yetersiz bylock sorgu tutanaklarına dayandığı gerekçesiyle temyiz başvurusunun esastan reddetti. Mahkeme, örgüt talimatıyla kullanılan Bylock iletişim sistemine dahil olunduğunun kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağını kaydetti. Özellikle Bylock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın bu durumun teknik verilerle tespit edilmesi halinde bylock kullanıcısı olduğuna dair delilin suçun vasfının tayini açısından belirleyici nitelikte olacağı hatırlatıldı. Ancak hükümde yetersiz araştırma yapıldığı gerekçesiyle hüküm bozuldu. Kanun maddeleri: Silahlı terör örgütüne üye olmak suçunu düzenleyen Türk Ceza Kanunu'nun 314/2 maddesi.
16. Ceza Dairesi 2018/142 E. , 2018/3634 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmak Hüküm : İstinaf başvurusunun esastan reddi.
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16-956 Esas ve 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen, Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bir suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olacağının kabul edildiği gözetilmekle, Bylock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, bylock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, bylock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun vasfının tayini açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, ilgili birimlerden ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme raporu getirtilip değerlendirilerek ve Bölge Adliye Mahkemesi kararından sonra dosyaya gediği anlaşılan veri inceleme raporu ve tanık beyanı da duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken sanığın bylock kullanıcısı olduğuna dair yetersiz bylock sorgu tutanaklarına dayanılarak eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 24.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.