11. Hukuk Dairesi 2015/6521 E. , 2016/2989 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada.... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 23.10.2014 tarih ve 2012/141-2014/447 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 15.03.2016 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 364.000,00 TL"sini 05/01/2001 tarihinde ...... Şubesi"ne yatırdığını, daha sonra bu hesaptaki 200.000,00 TL"nin banka müdürü ve personelinin yönlendirmesi ile 24/03/2003 tarihinde...hesabına yatırıldığını, müvekkiline bu hesap açılırken......."in... Bankasından ayrı başka bir banka olduğu, bu hesaba yatırılan paraların devlet güvencesi altında olmadığı gibi hususlarda bilgi verilmediğini, tam tersi yönlendirmelerde bulunulduğunu, daha sonra davalı bankanın bankacılık işlemi yapma yetkisi kaldırılarak..."ye devredildiğini, müvekkiline ait paranın... hesabına gitmeyip ...."de kaldığını,..."nin resmi sitesinde davalı bankanın iflasına karar verildiği ve iflas sürecinin devam ettiğinin ilan edildiğini, davadan önce davalı bankaya ihtarname gönderilip talepte bulunulmasına rağmen olumsuz yanıt verildiğini ileri sürerek, 265.764,00 TL"nin vade sonu 26/08/2003 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Müflis ... iflas idaresi vekili, davacının müflis banka aleyhine doğrudan alacak davası ikame etmesinin mer"i mevzuata, özellikle İİK"nun 235. maddesi hükmüne ve uygulamaya aykırı olduğunu, davacının iflas masasına alacak başvurusunda bulunmamış olması nedeni ile davanın dava şartı bakımından usulden reddi gerektiğini, davacının davaya konu hesapları... nezdinde açtırdığını, davacının dava dilekçesi ekinde sunmuş olduğu hesap cüzdanlarında görüldüğü üzere muhabirlik hizmeti kapsamında Müflis Banka kayıtlarında bulunan hesap açma talimatları ile havale emirlerinde açıkça... ibaresi bulunduğunu, davacının muhatabı .... olduğundan müflis ..... İflas idaresine husumet yöneltemeyeceğini, bu nedenlerle davanın husumet yönünden ve esastan reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, müflis ..... İflas İdaresine yazılan müzekkereye verilen cevapta “davacı tarafından dava konusu alacak talepleri ile ilgili olarak iflas masasına herhangi bir alacak kaydı başvurusunda bulunulmadığı”nın bildirildiği, davacının Müflis..... dışında
müflis.... ile....hesabının bulunduğu, davalı Müflis....."nin... şirketinden ayrı bir tüzel kişiliğinin bulunduğu..."nin bu bankanın muhabiri olduğu ve aracılık işlemi yaptığı, ...."den muhabir banka ya da vekâlet ilişkisi gereğince talepte bulunmasının mümkün olmadığı, davacının öncelikle İmar....’ne başvurması ve buradan bir sonuç alamazsa Müflis ..."ye karşı dava açma imkânının mevcut olduğu, davacını...i.’ye başvurmadığının anlaşıldığı, davanın hem dava şartları oluşmadığından ve hem de davalının sıfat (pasif husumet) yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerektiği kanaatiyle davanın husumet yönünden reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava, davalı......ı aracılığıyla......."nda açılan hesapta bulunan paranın ödenmemesi nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Davaya konu hesaba ilişkin olarak davacı tarafça sunulan hesap cüzdanı fotokopisi incelendiğinde sözkonusu hesabın... nezdinde bulunduğu anlaşılmıştır. Davacı, parasının kendi iradesi dışında... bankasına gönderildiğini, davalı Banka ile... bankası arasında bağlantı olup, yatırılan paranın... bankasına gönderilmediğini, davalı...ı"nın bünyesinde bulunduğunu ileri sürerek, yatırdığı paranın tahsilini istemiştir. Mahkemece davacının öncelikle...."e başvurması ve buradan bir sonuç alamazsa..."ye karşı dava açma imkanının mevcut olduğu, davacının...."ye başvurmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiş ise de paranın ... bankasından tahsiline olanak bulunmadığının Dairemize intikal eden emsal uyuşmazlıklardan da anlaşılması nedeniyle davalı İmar Bankası hakkında açılan davanın yazılı gerekçe ile reddi doğru olmadığı gibi iflastan sonra açılacak davalarda davalı müflisin hak ve menfaatlerinin korunması iflas idaresine ait olduğundan müflisin iflas idaresine tebligat yapılarak davaya devam edilmesi gerekmektedir. Ancak mahkemece, davalı Banka"ya tebliğe çıkarılan dava dilekçesine iflas idaresi vekili tarafından vekaletname sunulup, cevap dilekçesi verildiğine ve İİK"nın 226. maddesi uyarınca dava takip edildiğine göre bu noksanlık giderilmiş ve husumet İflas İdaresi"nce benimsenmiştir. Bu durumda, mahkemece davaya..... İflas İdaresi"ne yönelik olarak devam edilmesi gerekirken davanın husumetten reddi de doğru değildir. İİK"nın 236"ncı maddesi uyarınca iflasın kapatılmasına kadar masaya alacak yazdırmak mümkün olup, masaya kayıt davası açılması için iflas idaresine başvuru yapılması da bir ön şart değildir. Davacının masaya başvurusu olmadığına göre doğrudan dava açmasında hukuka aykırı bir yön bulunmadığından davanın dava şartı yokluğundan reddi de doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
2- Bozma sebep ve şekline göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek olmadığına, takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 17.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.