Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/3278 Esas 2018/3632 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/3278
Karar No: 2018/3632
Karar Tarihi: 24.10.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/3278 Esas 2018/3632 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme Ceza Dairesi, bir kişinin silahlı terör örgütüne üye olması suçunu işlediğine hükmetti. Hüküm, TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1, TCK'nın 62/1, 58/9, 63/1 maddeleri gereği mahkumiyetle sonuçlandı. Temyiz talebi reddedilmedi ve mahkeme kararı onandı. Kararda, cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesi gerektiği belirtildi. Vicdani kanının doğru olduğu ve yargılama sürecinin kanuna uygun olarak yapıldığı tespit edildi. Kararda geçen kanun maddeleri: TCK'nın 314/2, 62/1, 58/9, 63/1, 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1.
16. Ceza Dairesi         2018/3278 E.  ,  2018/3632 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3, 5/1, TCK"nın 62/1,58/9, 63/1. maddeleri gereği mahkumiyetine
    dair istinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Mahkeme kararında TCK 58/9 maddesi uyarınca cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesi yönünde hüküm kurulmamış ise de bu hususun yasal düzenlemenin zorunlu sonucu olduğu ve infaz aşamasında nazara alınabileceği kabul olunmuştur.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 24.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.