MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı
HÜKÜM : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan mahkûmiyet


Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, 28.06.2014 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda değişiklik yapan 6545 sayılı Kanun ile getirilen düzenlemeler de gözetilerek dosya incelenip gereği düşünüldü:
Mağdure ve vekilinin usulüne uygun şekilde başvurarak katılan sıfatını almaması, katılan ..."ın da hükümden sonra 24.09.2013 tarihli dilekçesi ile şikâyetten vazgeçtiğinin ve katılma hakkının bulunmadığının anlaşılması karşısında, CMK.nın 237 ve devamı maddeleri gereğince mağdure vekili ve katılan ..."ın temyiz isteminin CMUK.nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
Mağdureye ait onaylı nüfus kayıt örneğinin getirtilmemesi Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden temin edildiğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Delillerle iddia ve savunma, duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, sanık müdafiin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının
reddiyle hükmün ONANMASINA, 26.01.2015 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.




Karşı Oy

Mağdre kayden 14 yaş 6 aylıktır. 15 yaşın ikmaline az bir zaman kalmıştır. Yaşları yakın olan mağdure ve sanık arkadaşlık kurup, ailelerinden habersizce rıza ile ilişkiye girmişlerdir. Mağdur ile sanık arasında yaşananlardan sonra ailelerin bilahare tarafları evlendirdiği de anlaşılmaktadır. Mağdurenin mernis kaydında doğum şekli "diğer" gözüktüğü için aldırılan hastane raporunda radyolojik olarak 16-17 yaşlarında olduğu bildirilmiştir. Sanıkta kızın görünüm olarak büyük olduğunu ve büyük bildiğini, mağdurenin de kendisine 16 yaşında olduğunu söylediğini ifade etmektedir. Mağdurenin babasının bilahare yargılama aşamasında kızının hastanede doğduğunu beyan etmesi ile kayıtlar bulunabilmiş ve kayıt yaşının doğru olduğu böylelikle anlaşılabilmiştir. Mağdurenin babasının iyi niyetle ifade ettiği bu beyanı olmasa mağdurenin yaşı anlaşılamayacak bir durumdadır. Mevcut dosyadaki bu bilgiler ışığında; sanığın, mağdurenin suçun unsurunu ortadan kaldıracak yaşı ikmal ettiğini bildiği ve bilerek, bu kastla atılı suçu gerçekleştirdiğine dair subuta yeter delil bulunmadığından sanığın berati gerektiği vicdani kanısında olduğum için sayın çoğunluğun kararın onanmasına dair görüşüne katılmıyorum.